| Ve de unutma, bugün itibariyle... tüm çete 40 bin dolar daha değerli. | Open Subtitles | و لا تنس انه من اليوم العصابة كلها تساوي اربعين الف دولار زيادة |
| Eğer mükemmel bir haydut tayfası yaratmak isteseydim böyle bir çete oluştururdum. | Open Subtitles | لو كان لي الخيار بتأليف عصابة خارجة عن القانون لشكلت هذة العصابة |
| Sanırım biraz aceleci davranıyorum. Savaş olduğu sırada çetenin piyade erlerine iki kat fazla para ödedikleri ortaya çıkıyor. | TED | فاتضح أن ـ أنا استبق نفسي. فاتضح أن في العصابة عندما يكون هناك حرب، فهم يدفعون للجنود ضعف أجورهم. |
| Oğlum kartel tarafından öldürüldüğünde, hayatımı bunu yapan adamı bulmak için adadım. | Open Subtitles | ،حينما قتل إبني بواسطة العصابة لقد قضيتُ كلّ ساعاتي بحثاً عن القاتل |
| Hapisteki bir mafya lideri, pozisyonunu bir süreliğine idame ettirebilir muhtemelen. | Open Subtitles | يمكن لزعيم العصابة في السجن الحفاظ على منصبه لفترة من الوقت |
| Bir dakika ya. O çeteden ama ben değil miyim? | Open Subtitles | عذراً ، ولكن هل هي جزء من العصابة وأنا لا؟ |
| Öyle görünüyor ki, tanınmış uyuşturucu satıcılarından paraları çete almış çantayı yarmış ve kaçtıkları minibüsün arkasından paraları bırakmışlar. | Open Subtitles | حيث يبدو أن العصابة سرقة النقود من تجار المخدرات المعروفين شق يفتح الحقيبة وبعد ذلك يتركونها وراءهم ويهربوا بشاحنتهم |
| çete avukatının oğlu olarak mimlenmiş bir hayat kolay olmasa gerek. | Open Subtitles | ليس من السهل عيش حياة يتم وصفكَ فيها بإبن محامي العصابة |
| Paylaşamazlar. çete içinde bir... kaynak yetiştirmek bazen aylar, bazen de yıllar alır. | Open Subtitles | لا يستطيعون، فقد يستغرق العمل أشهراً أو حتى سنوات لوضع مخبر داخل العصابة. |
| Çocukken, çete onun da katılmasını istedi, buna müsaade etmedim. | Open Subtitles | عندما كنّا يافعين وأرادت العصابة ضمّه إليها، فلمْ اسمح لهم. |
| Geçen gece şu çatışma yüzünden hastanelik olan çete üyelerini biliyorsun. | Open Subtitles | تعلم أنني توليت علاج تلك العصابة من ليلة تبادل اطلاق النار |
| Eğer bir bahçıvan değilsen, çete üyesi değilsindir. | TED | إن لم تكن من المزارعين، فلست من العصابة. |
| Sutton ya da Blessington çetenin üyesiyken, bir muhbire dönüşmüştü. | Open Subtitles | ساتون ,أو بليسينجتون الذى كان اسوأفرد فى العصابة ,أصبح مخبرا |
| Bu bir suç mu?" "Polisler çetenin malı nasıl nakliye ettiklerini öğrenemeyecek." | Open Subtitles | لا عجب أن الشرطة تعجز عن إكتشاف كيفية توزيع العصابة لتلك المادة |
| Bu çetenin üyesi olmak için bir yıl kıç öptüm ben. | Open Subtitles | 12,103 علي تقبيل المؤخرة لعام مثلا لاصبح جزءا من هذه العصابة |
| kartel üyelerinin "Düzen" diye bir şeyden bahsettiklerini duyduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها سمعت أفراد العصابة يتحدثون عن شيء بشأن "النمط". |
| Japon ayaktakımı ile mafya yemekte beraber ne yapıyorlardı? | Open Subtitles | المكتب يرسال أسفل الرجل لتكشف ما العصابة يابانية و المافيا كانوا يتقاسما زجاجة من الخمر الإيطالية. |
| Eğer onlar arkadaşıysa ve tek çevresi oysa bir çeteden ayrılmak zordur. | Open Subtitles | ترك العصابة أمر صعب لو كانوا أصدقائها، ولو كانوا كلّ من تعرفهم. |
| Onu geri alabilmenin tek yolu da amcanızın Bobin Koşucusu'yla çeteye karşı yarışmak. | TED | الطريقة الوحيدة لاستعادته هي مسابقتك باستخدام الكويل رنر ضد العصابة. |
| çete bir geçiş töreniydi. çeteyi kontrol eden gençler yaşlandıkça çeteden ayrılırdı. | TED | كان حق من حقوق أفراد العصابات. هو أن الصغار هم الذين يتحكمون بالعصابة، وعندما تكبر، تترك العصابة. |
| Selamlar, tüm Takım burada. | Open Subtitles | يا مرحباً، يا مرحباً. العصابة بأكملها حاضرة. |
| Aynı hücre, aynı ekip, aynı bela. | Open Subtitles | ، نفس الزنزانة ، نفس العصابة نفس المشكلة |
| Büro oraya gidip... gangster arkadaşlarının ilgisini ona çekmeni istiyor. | Open Subtitles | والأدراة تريدك أن تذهب هناك ولترى إذا أحد مهتم من من أصدقائك العصابة |
| MOB bunu kabul etmeyecektir. Özellikle de kim olduğunu öğrenirlerse. | Open Subtitles | العصابة" لن توافق على ذلك" خصوصا إذا علموا من أنت |
| MC aleyhinde ifade verirseniz, buradan çıkar, kanuni işinize geri dönersiniz. | Open Subtitles | أشهد ضد العصابة وسوف تخرج عائداً إلى عملك الشرعي |
| Asla! Bu çocuk çetesi benim hakkımda iğrenç şeyler söyledi garsonlara." | Open Subtitles | لقد صرخ أطفال العصابة بأشياء حقيرة عنى للنوادل |
| - Yani rekabeti kırmak için kartelin tarlasına baskın mı yaptım? | Open Subtitles | إذاً، قد أغرتُ على مزرعة العصابة المكسيكيّة لأقضي على المنافسة ؟ |
| Şu Kore mafyası onu, iş vaadiyle buraya getirtmiş ve sonra bir kerhaneye hapsetmiş. | Open Subtitles | جلبتها أفراد العصابة الكورية إلى هنا، وعدتها بالعمل بعد ذلك رمتها في بيت الدعارة هذا... |