| yoksa bütün kasabayı lapa basabilirdi. | TED | وإلا لغطت العصيدة الدافئة بلدتك بالكامل. |
| Doktorlar bana 7 yıl boyunca lapa diyeti uygulayıp durdu ama midem daha beter oldu. | Open Subtitles | لقد جعلني الطبيب لا آكل سوى العصيدة لسبع سنوات ساءت حالة معدتي أكثر |
| Sabahları gazete ve süt dağıtıyorsun. Bütün gün lapa evindesin. Gece de benzincide. | Open Subtitles | انت تعملين في الصباح في متجر العصيدة ,ثم في محطة الغاز ليلا . |
| Ben en çok bu versiyonu seviyorum, çünkü bazı çocuklar daha büyük, bazıları daha küçük ve bana göre bu tıpkı Goldilocks'un yulaf lapası gibi, tam olması gerektiği gibi. | TED | هذه النسخة المفضلة لدي، لأن بعض الأولاد أكبر وبعضهم أصغر، وبالنسبة لي، هذه مثل المعتدل في العصيدة |
| Bu yulaf lapası biraz sert... ama bir şöyle ya da böyle bir şeyler yemelisin. | Open Subtitles | تلك العصيدة سوف تقوى من جسدك ولكن الامر معتمد على الطريقة التى تأكلى بها |
| Nasıl olur da kutsal lapayı ahlaksız taktiklerine alet edersin? | Open Subtitles | كيف تستعملي العصيدة المقدسة في تلك الحلية المخادعة؟ |
| Hasta numarası yapıp lapa yemene gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي لإدعائك بالمرض وتناول العصيدة فقط |
| Sihirli lapa kabımız Walmart ve Tesco şeklinde. | TED | أصبح لدينا قدر العصيدة السحري على هيئة شركات مثل "وول مارت" ، و "تسكو". |
| Her gün lapa yemekten bıktım artık. Gerçek yemek almaya gidiyorum. | Open Subtitles | لن أكل هذة العصيدة سأحصل على طعام حقيقى |
| Tatlım biraz lapa versene. | Open Subtitles | يا زوجتي ، المزيد من العصيدة من فضلكِ. |
| Ayrıca ona söyle, lapa yerine pirinç yesin. | Open Subtitles | وأخبريه أن يتناول الأرز بدلآ من العصيدة |
| Benim için söyleyeceğiniz başka hakaret yoksa Dr. Stark şu anda lapa yapmakla meşgulüm. | Open Subtitles | يا أخرى إهانات أي لديك يبق لم وإذا " العصيدة بإعداد منشغلة أنا |
| George on Jane'de servis ettiğin yulaf lapası seni hasta mı etti? | Open Subtitles | هل العصيدة اللتي تقدمها لـ جورج تجعلك مريض؟ |
| Bu arda, yulaf lapası da getirdim. Biraz ister misin? | Open Subtitles | ،أوه صحيح , لقد أحضرت معي بعض العصيدة أيضًا هل تجربينها؟ |
| Turp yoksa, yulaf lapası yeriz. | Open Subtitles | و إذا لم يكن لدينا لفت فسنأكل العصيدة |
| Kahvaltıda yulaf lapası yedik. | Open Subtitles | لكننا أكلنا العصيدة على الإفطار |
| yulaf lapası yaptım, dostlarım. | Open Subtitles | صنعت لنا القليل من العصيدة يارفاق |
| Yine yulaf lapası yiyeceğiz. | Open Subtitles | نعم.. سأُعد لكم نفس العصيدة مرة أخرى |
| Sigbritt, lapayı Angelica'ya uzat. | Open Subtitles | سيج بريت، اعطي لأنجيليكا العصيدة |
| Sütlü sebze püresi ve her şey yolunda. | Open Subtitles | كالحليب أو العصيدة ويعود كل شيء طبيعي |
| # O kadar tatlısın ki sana Bir kâse yulaf ezmesi # | Open Subtitles | أعتقد أنك لطيفـة للغايـة أعطيك صحـون من العصيدة |
| Yabancıya son kase lapasını vermiş. | Open Subtitles | فقد اعطى الرجل الجائع اخر وعاء معه من العصيدة |
| Goldilocks yulaf lapasının sıcaklığı hakkında mızmızlanmayıp, yeseydi bize daha çok zaman kazandırırdı. | Open Subtitles | هذه الشقراء وفرت بالتأكيد الكثير من الوقت من الشكوي عن درجة حرارة العصيدة وتتناول فقط هذا الطعام الملعون |
| Ben çay ve yulaf lapasıyla bütün bir ingiliz kahvaltısı alayım. | Open Subtitles | سأطلب الفطور الإنجليزي مع الشاي و العصيدة |