| Eskiden çıktığın birisi için çalışmanın biraz tuhaf olabileceğini düşünmüyor musun? | Open Subtitles | يمكننا شراء قارب الا تعتقدين ان من الغريب العمل لصالح شخص سبق لك مواعدته؟ |
| Strozzi için çalışmanın avantajları vardır. | Open Subtitles | العمل لصالح ستروزّي له فوائده. |
| Japonlar için çalışmanın kolay olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | -أتعتقد أنه يسهل العمل لصالح اليابانيين؟ |
| Bir STK'de çalışmayı düşünmüşlerdi, devlet için çalışmayı düşünmüşlerdi, ama onun hikayesi, onun yenilikçiliği, üzerlerinde gerçekten güçlü bir etki yarattı. | TED | لقد فكّروا في وظائف المنظمات غير الحكومية، أو العمل لصالح الحكومة، لكن قصته و ابتكاره كان لهما وقع قويّ عليهم. |
| David'in fakirler için çalışmayı isteyerek hükümetini geliştirmek şeklinde büyük bir görevi var. | TED | مهمة ديفيد الكبرى هي العمل لصالح الفقراء وتحسين حكومته. |
| Berkhalters için çalışmaya devam etmekle iyi yapmış olursun. | Open Subtitles | قد ترغب في نطقها بشكل صحيح (إذا قمت بمواصلة العمل لصالح (بيرخالترز |
| Başkaları için çalışmaktan sıkıldım ve bu işi patronlarımdan daha iyi yapacağımı biliyordum. | Open Subtitles | لقد سمئتُ من العمل لصالح أناس آخرين وكنت أعلم أن بوسعي أداء عمل أفضل من رؤوسائي. |
| Şirket için çalışmanın faydaları. | Open Subtitles | ميزة العمل لصالح الشركة |
| Siyasi bilimlerden mezun oldum, hükümet için çalışmayı umuyordum. | Open Subtitles | تخرجت من كلية العلوم السياسية كنت أريد العمل لصالح الحكومة |
| Dediğim gibi, senin ve işverenlerin için çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنني أنتهيت من العمل لصالح ولصالح أرباب عملك. |
| Bir gangster için çalışmayı seviyor musun? | Open Subtitles | هل تحب العمل لصالح لص ؟ |
| Kimseye söylemeyeceğim. Çünkü Fish için çalışmaya devam etmeni istiyorum. | Open Subtitles | لن أخبره، لأنكِ ستستمرين في العمل لصالح (فيش) |
| Fish için çalışmaya devam edeceksin. | Open Subtitles | ستستمرين في العمل لصالح (فيش) |
| Lee için çalışmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | وأمقت العمل لصالح (لي) |