| Gerçek anlamda. Bilgisayarın hafızasındaki bütün bilgileri emiyor. Ve içindeki Flaş bellek kartına gönderiyor. | Open Subtitles | بشكل حرفى.انه يمتص المعلومات من القرص الصلب الى الفلاش رام. |
| Flaş bombası geçici olarak duymayı ve görmeyi zayıflatır. | Open Subtitles | قنبلة الفلاش بانج اليدوية.. تُحدث ضعف مؤقت فى السمع والنظر. |
| Forrest'in işi senin Flaş belleği Sözcü Buell'e iletmek ve Beyaz Saray'da onunla birlikte sunmaktı. | Open Subtitles | مهمة فوريست أن تأخد الفلاش إلى سبيكر بيول وعرضها معه |
| - Hayır, gerekmiyor. Neden Flash diskinizi eve kazara götürdüğünü söylemiyorsunuz? | Open Subtitles | لا، لا داعي لماذا لا تخبرهم أنك أخذت الفلاش إلى المنزل بالخطأ؟ |
| Eğer Flash diski eve kazara götürdüyseniz korunamazsınız. | Open Subtitles | ؟ أنت لستَ محميًا إن كنت قد أخذت الفلاش إلى المنزل بالخطأ |
| USB çok iyi şifrelenmiş ama tanıdık bir kod parçası görecek kadar kırmayı başardım. | Open Subtitles | الفلاش مشفر بشكل كبير لكنني اخترقت بشكل كافي للحصول على نظرة لشفرة مألوفة |
| Önce video. flaşın kargaları ürkütsün istemiyorum. | Open Subtitles | صَور بالفيديو أولاً, لا أريد من الفلاش أن يزعج الغربان |
| - Yeni küp Flaş almam lazım. | Open Subtitles | يجب ان احضر عدداً من انارات الفلاش الجديدة |
| Bana bir iyilik yap, elinde bulunun her şeyi bu Flaş belleğe atabilir misin? | Open Subtitles | فلتفعل لي معروفًا وتنقل أيًا كان ما تجده على مشغل ذاكرة الفلاش هذا؟ |
| Özrünü bir şartla kabul ederim Reynolds, ...Victor'un boynunda taşıdığı Flaş belleğin nerede olduğunu söylersen. | Open Subtitles | اعتذارك مقبول رينولذ اذا استطعت ان تخبرنى عن الفلاش ديسك ابن اخى كان يلبسة حول رقبتة |
| Demek ki Flaş bellek MacReady'de. | Open Subtitles | اذا كان اى شخص لدية الفلاش ديسك يجب ان يكون ماكريدى |
| Özrünü bir şartla kabul ederim Reynolds, ...Victor'un boynunda taşıdığı Flaş belleğin nerede olduğunu söylersen. | Open Subtitles | اعتذارك مقبول رينولذ اذا استطعت ان تخبرنى عن الفلاش ديسك ابن اخى كان يلبسة حول رقبتة |
| Demek ki Flaş bellek MacReady'de. | Open Subtitles | اذا كان اى شخص لدية الفلاش ديسك يجب ان يكون ماكريدى |
| Artık Flash diski götürmenizden ötürü şüpheli bir durum olmayacak. | Open Subtitles | وبعدها لن يكون الأمر متعلقًا بتصرفك المشبوه به عندما أخذت الفلاش |
| Eğer olmazsa, polise bu Flash diski veririm. | Open Subtitles | إذا لم يكن كذلك، السلطات ستحصل على الفلاش |
| Bir Flash bellekle bütün dosyalarını alırız. | Open Subtitles | تأخُذ الفلاش ميموري، وتنقُل كل الملفَات التي لديْه. |
| Şimdi mahkemeden geliyorum, bize verdiği Flash bellekte trojan atı mevcutmuş. | Open Subtitles | جئت لتوي من المحكمه حيث قدمو الادله ان ذلك الفلاش الذي اعطيتنا اياه كان حصان طرواده |
| Bu hack işi, Bayan Quinn gibi ne yaptığından habersiz birinin kandırılıp devlet internet sistemine Flash bellekle bu virüsü yüklemesini gerektiriyordu. | Open Subtitles | لكن الاختراق تم بطريقة ما ليخدع اشخاص بريئين مثل الآنسه كوين ليحملون الفلاش |
| O Flash diskte ne olduğunu söyleyecek misin? | Open Subtitles | إذاً، هل ستخبرني بما كان على هذا "الفلاش درايف" ؟ |
| Bu USB ağ tabanlı bir cihaza takıldığında rakibimizi yok edecek bir karakter dizisi. | Open Subtitles | سلسلة فريدة من الأحرف التي من شأنها أزالة منافسك حالما يتم توصيل هذا الفلاش إلى جهاز متصل بشبكة |
| Üzerine alınma ama buraya bak gülümse ve flaşın patlamasını bekle. | Open Subtitles | لاشيء شخصي لكن... انظر هنا، ابتسم وانتظر الفلاش |
| Flaşı bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول البحث عن الفلاش. |