| Haberlerini sabırsızlıkla bekliyorum. İyi şanslar ve Güle güle. | Open Subtitles | اتطلع أن أسمع عن ذلك وحظ سعيد والى القاء |
| Oldu, teşekkürler. Güle güle! | Open Subtitles | او سيتم مصادرة الأكس بوكس خاصتك حسناً, الي القاء |
| - Seni seviyorum, bebeğim. - Hoşça kal. | Open Subtitles | الى القاء ، أحبك ـ لا تنسى ان تتناول شيئ عزيزي |
| Hoşça kalın arkadaşlar. Hoşça kal, boş zaman. | Open Subtitles | الى القاء ايها الاصدقاء الى اللقاء ايتها الحرية |
| Orada yaşamayı bilemiyorum, ama içeriye bir göz atmak isterdim. | Open Subtitles | انا لا اهتم بالعيش به ولكنى ارغب فى القاء نظرة عليه من الداخل |
| Güle güle, geldiğin için teşekkürler. Seni görmek güzeldi. | Open Subtitles | باي , شكرا لمجيئكن كان ممتع القاء معكن |
| Güle güle, bebeğim, Güle güle, anne. | Open Subtitles | - إلى القاء يا صغيرتي. - إلى اللقاء يا أمي. |
| Güle güle. | Open Subtitles | إلى القاء سيدتي |
| - Güle güle. - Hoşçakal, baba. | Open Subtitles | الى اللقاء الى القاء أبى |
| Güle güle | Open Subtitles | اللى القاء, يا أبى. |
| Güle güle. Görüşürüz George. | Open Subtitles | الى القاء يا جورج |
| Pekala. Hoşça kal. | Open Subtitles | ستخبرينى حينها حسنا , الى القاء |
| "Bütün yaşamın Hoşça kal demekle geçecek bu, seni sevmekten alıkoymasın." | Open Subtitles | "فى حياتك كلها ستقول دوماً إلى القاء. فلا تدع ذلك يوقفك عن الحب." |
| Hoşça kal diyemeyeceğim sanıyordum. | Open Subtitles | لم أتخيل بأنني سأتمكن من القاء الوداع |
| Geri geldi. Seni birkaç güne ararım, Eloise. Hoşça kal. | Open Subtitles | لقد وصلت، سأتصل عليك لاحقا ( الويس )، اللى القاء. |
| Cesede bir göz atmak istiyorum. Bana katılmayı düşünür müsün? | Open Subtitles | أود القاء نظرة على الجثة هل ترغب بمرافقتي ؟ |
| 40 yaşından sonra bıçak atmak çok zor oluyor. | Open Subtitles | بعد مضى سن الأربعين يصبح القاء السكاكين فى السيرك شيئاً يثير الأعصاب |
| Olduğunuz yerde kalın! ... "5 kişi tutuklanmıştır: | Open Subtitles | تم بالأمس اجراء خمس عمليات القاء قبض، المحامي (هورست ماهلير)، |