|                her helikopter izin almak zorunda yoksa askeriye tarafindan izin verilmez eger o listeyi bulabilirsek nerde olduklairni bulabiliriz                | Open Subtitles |                 لديهم قائمه مخصصه بكل طائره تقلع ولديهم ملف عن كل رحله جويه ولهذا يجب أن نحصل على هذه القائمه                | 
|                Sovyetler listeyi ele geçirirse en az Barley'nin Dante'ye söz verdiği kadar pazara çıkmış olacağız yani                | Open Subtitles |                 لو ان السوفيت حصلوا على القائمه فسيكون علينا بالمقابل ان ننشر المذكرات طبقا لما وعد به بارلى دانتى                | 
|                Bu liste tek kelimeyle çok iyi!                | Open Subtitles |                 انظر,هذه القائمة تبدو رائعه القائمه هي الحياة                | 
|                Eğer adın Listede olursa veya listeden birini tanırsan... içeri giremezsin.                | Open Subtitles |                 واذا كنت فى هذه القائمه او تعرف احد موجود بها ..                | 
|                Ancak, özellikle Charles Bass'ın listeye eklenmesinin dikkatimden kaçmadığını belirtmeden edemeyeceğim.                | Open Subtitles |                 ولكن لايسعني الا ان الاحظ ان تشارلز باس اضيف الى القائمه.                | 
|                Doğru malzemeler olmadan evden ayrılmıyorsun ve bu listenin en başında yiyecek var.                | Open Subtitles |                 أنت لايجب أن تغادر المنزل بدون الإمدادات اللازمه. وعلــى رأس هذه القائمه الطعام.                | 
|                - Sana listeyi sormadım. - Sana adını sordum.                | Open Subtitles |                 أنا لم أسألك عن القائمه أنا أسألك عن إسمك                | 
|                Peki bak, o listeyi sana bir saate kadar ulaştıracağım.                | Open Subtitles |                 حسناً ، انظر ، سوف احصل على تلك القائمه فى خلال هذه الساعه                | 
|                Onlar yapamazlar. listeyi saymaya devam etmemi ister misiniz?                | Open Subtitles |                 هم لن يمسوه هل تريدنى أن أذهب من خلال القائمه ؟                | 
|                Melekler, liste satılmadan önce TALO yüzüklerini almalıyız.                | Open Subtitles |                 أيتها الملائكه, نحتاج الى إحضار الخواتم قبل أن يتم بيع القائمه                | 
|                Evet, sanırım o liste doldu, Becky.                | Open Subtitles |                 نعم , اعتقد هذه القائمه قد اغلقـت , بيكي                | 
|                Bu liste, yakılmamdan sorumlu olanları yok etmenin anahtarı.                | Open Subtitles |                 تلك القائمه هي المفتاح لتدمير الأشخاص الذين طردوني                | 
|                - Üzgünüm. Onu alamazsınız. Adı Listede.                | Open Subtitles |                 انا اسف,لا يمكنك أن تأخذه طالما هو في القائمة ان كان عاملا ماهرا لا ينبغي أن يكون في القائمه                | 
|                - Özür dilerim, onu geri alamazsınız. Adı Listede. Gerekli bir işçi olsaydı, adı Listede olmazdı.                | Open Subtitles |                 انا اسف,لا يمكنك أن تأخذه طالما هو في القائمة ان كان عاملا ماهرا لا ينبغي أن يكون في القائمه                | 
|                Ben sadece Listede bir sonraki şanslı adamdım.                | Open Subtitles |                 كنت فقط الشخص المحظوظ التالى على القائمه                | 
|                Hadi listeye devam edip annesini bulalım.                | Open Subtitles |                 دعونا نكتب القائمه سريعا ونعرف من هى والدتها.                | 
|                Yani,paranın Listede olduğunu biliyorum... fakat listenin başında değil.                | Open Subtitles |                 دعنا نتناقش فى هذا لمده دقيقه ..اقصد اعرف ذلك المال على القائمه                | 
|                Mercan Denizi'ne doğru yol aldığını sanılan gemilerin listesini ver bana.                | Open Subtitles |                 ساخذ تلك القائمه بالسفن اليابانيه التى تشعر بانها متوجهه الى بحر الكورال                | 
|                Ta ki... hakkında yakma emri çıktı. Kara listedesin.                | Open Subtitles |                 تلقينا مذكرة إحراق عليك انت في القائمه السوداء                | 
|                Bu uzun karakter listesi yaptığım aleni kusurlar ve hatalar.                | Open Subtitles |                 بسبب تلك القائمه بالأخطاء التي ارتكبتها في العامّه                | 
|                Bu Menüde sarmısaklı bir tek şey var mı?                | Open Subtitles |                 هل هناك طبق شيء واحد في القائمه يحتوي على ثوم ؟                | 
|                Adın, bir "endişelenilmesi gerekenler" listesinde, hem de en üst sıralarda.                | Open Subtitles |                 إسمك ضمن أكثر القوائم قلقاً على رأس القائمه تماماً                | 
|                Menü değişecek.                | Open Subtitles |                 القائمه يجب أن تتغير                | 
|                Menüye ne kadar harcarsanız, yemeğe o kadar az zamanınız kalır.                | Open Subtitles |                 لذا زيادة الوقت مع القائمه يؤدي إلى وقت أقل في الأكل                | 
|                Bu listedeki şarkılardan hiçbirini bildiğimizi sanmıyorum.                | Open Subtitles |                 لا اعتقد اننا نعرف اي اغنية من هذه القائمه                | 
|                Ayrıca bütün gazetelerin kara listesine girerim ve ülkedeki bütün üniversitelerin gazetecilik bölümlerinin de.                | Open Subtitles |                 وستم وضعي على القائمه السوداء في كل جريدة وبرنامج الصحافه الجامعي في البلد                |