"القرويّون" - Traduction Arabe en Turc

• Köylüler
• köylüleri
• köylülerin

Şelalenin arkasında bir mağara ortaya çıkmış ve gözüpek Köylüler, mağaraya girmiş.
ظهرت فتحة كبيرة خلف الشلال حيث القرويّون الشجعان كان عليهم أن يَزْحفوا

Çevredeki Köylüler bir kâse pirinç için onları askerlere teslim etmezse.
أو مالم القرويّون المحليّون سَيُعيدونَ أسير الحرب في طاسة ارزِّ

Ben olmasam, Köylüler seni öldürecekti.
لو لم أكن أنا القرويّون كان يمكن أن يقتلوك

- Köylüler akılsız vahşilerdir. Başka şeyden anlamazlar.
القرويّون همجيّون أغبياء لا يفهمون أيّ شيء آخر

- köylüleri beslemeye bunlar yetmez.
ليس كافٍ إلى لإطعام كلّ القرويّون

Ve bizim doğru söylediğimizi, köylülerin de yalan söylediklerini kanıtlayalım.
ويثبت بأنّنا كنّا محقّون وبأنّ القرويّون كذبوا جئنا إترك الأطفال

Haklı olsan bile, Köylüler kitaplığa girmene izin vermez.
حتى لو كنت محقاً فلن يدعك القرويّون تدخل المكتبة ثانية

Çok dikkatli olmamız gerekiyor, çünkü bizi sadece Köylüler değil Atlantis'ten gelen insanlar da arıyor.
مِنْ الضروري أَنْ نَكُونَ حذرينَ جداً لأنه لَيسَ فقط القرويّون يَبْحثون عنا ولكن كذلك الأشخاص مِنْ أطلانطس

Köylüler karanlık çökünce kapıları kilitliyor.
يَقْفلُ القرويّون أبوابِهم بشدّةِ ضدّ الظلامِ

Köylüler senin cesetlerin başında... dikildiğini görünce öyle demeyecekler.
ليس هذا ما سيقوله القرويّون حينما يرونك واقفاً فوق هذه الجثث

Köylüler, Pankot Sarayı'nın bir şey aldığını söyledi.
القرويّون أخبرونا أيضاً أن قصر "بانكوت" أَخذَ شيئاً

onları durduramazsam ölen Köylüler ve Koga Ninjalar asla huzura kavuşamazlar.
لا يمكنني أن أدعهم يفعلون ذلك. القرويّون الموتى "كوجا نينجا" لا يمكن أن يرقدوا بسلام.

Köylüler suyun temiz olmadığını söylüyor.
يقول القرويّون إن الماء ملوّثة.

Hasta Köylüler Salgından kırılan Köylüler.
{\a4\cH000000\3cH20C5FB\fnArabic Typesetting\fs22}القرويّون المرضى: قرويّون أُصابوا_BAR_ بعدوى تستشري في الجزيرة_BAR_

Sağlıklı Köylüler Salgından kıvranırken iyileşen Köylüler.
{\a4\cH000000\3cH20C5FB\fnArabic Typesetting\fs22}القرويّون الأصحّاء: قرويّون أصحّاء استشفوا_BAR_ _BAR_

Köylüler tarafından uğursuz sayılmış.
اعتبرها القرويّون جالبة للشّؤم

Köylüler çığlık çığlığadır, gözlerinde korku vardır çocuğun tüm hayatı, cenaze ateşi misali yanmaktadır.
القرويّون يصرخون والرعب يملأ عيونهم... عالَمه كلّه يحترق كما لو كان محرقة جثث

Köylüler artık buraya gelmekten vazgeçti.
القرويّون يَرْفضونَ العَودة.

- Köylüler ne yapacak peki?
-ماذا تفترض القرويّون سيفعلون؟

köylüleri uzak tutmak için bir kandırmaca.
كانت خدعة لإبعاد القرويّون.

Orada köylülerin olması gerekmiyor mu? Neden ateşi söndürmeye çalışmıyorlar?
لماذا لم يطفئ القرويّون الحريق؟