| Ölmenin birçok yolu ve öldürmeye istekli birçok insan var. | Open Subtitles | هنالكَ الكثير من الطرق للموت والكثير من الناس يرغبون بالقتل |
| Bu tarz bir konuşmada, olayı ele almanın birçok yolu var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لإيجاد مدخل لهذه النوعية من الاحاديث |
| Bir şeyleri düzeltmenin birçok yolu vardır. | Open Subtitles | وهناك الكثير من الطرق لوضع الأمور في نصابها الصحيح |
| Çevremizdeki insanların hayatımızı değiştirebileceği birçok yol var. | TED | هناك الكثير من الطرق التي يمكن بها للناس من حولنا المساعدة في تحسين حياتنا. |
| Olayı doğrulayacak pek çok yol var. | Open Subtitles | وربما سنجعله يقوم بواحدة أخرى هناك الكثير من الطرق للحصول على القصة |
| Başka bir çok yol var bir kızdan para kazanmak için Gavin. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق الأخرى للشاب من أجل كسب بعض المال غافين |
| Ayrıca mimari vasıtasıyla aidiyeti ve toplumu ifade etmenin daha pek çok yolu var. | TED | كما أنّ هناك الكثير من الطرق الأخرى للتعبيرعن الانتماء وحسّ المجتمع من خلال العمارة. |
| Eminim, bu tip işler için kullandığın, kendine özgü metodların vardır. | Open Subtitles | انا متاكد ان لديك الكثير من الطرق للتعامل مع هذه الاشياء |
| Bu yeni dünyada ölmenin birçok yolu var. | Open Subtitles | الكثير من الطرق للموت في هذا العالم الجديد |
| Eğlenmenin birçok yolu var. - Bir çaresine bakarız... evet. | Open Subtitles | -ثمّة الكثير من الطرق للاستمتاع، يمكننا أن نجد شيئًا ما |
| Birbirini eğlendirmenin birçok yolu var ve ben hepsine açığım, çocukla sonuçlananlar dışında. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق الاخرى للتسليه ولست عليمه بكلها ماعدا تلك التي يحصل عن طريقها طفل |
| - Eminim Albert'ın yaşlı olduğunu ve onu da öldürmenin birçok yolu olduğunu düşünüyorsundur. | Open Subtitles | - أنا متأكد أنك تفكر ألبرت هو رجل عجوز ، وهناك الكثير من الطرق كنت قد قتله أيضا. |
| Bir kılıcın tarlaya düşmesinin birçok yolu var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لوجود سيف فى الحقل |
| Bak, hayatım, fark edilmenin birçok yolu var. | Open Subtitles | انظري، عزيزتي، هناك الكثير من الطرق |
| Bir insanı devirmenin birçok yolu vardır. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لسحق الأشخاص. |
| Bu planın ters gitmesi için birçok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لهذا انا على غير ما يرام |
| Bu planın ters gitmesi için birçok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق لهذا انا على غير ما يرام |
| Yoksa bence, ailemin sana dokunabileceği birçok yol olacağını öğrenirsin. | Open Subtitles | وإلا أعتقد انك ستدرك أن هناك الكثير من الطرق تمكننا من النيل من عائلتك. |
| Eve götürülebileceğiniz pek çok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق يمكن أن تعود إلى المنزل. |
| Eve götürülebileceğiniz pek çok yol var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق بإمكانك أن تعود للوطن من خلالها. |
| ..ve bunu yapabileceğimiz bir çok yol var. | Open Subtitles | ولدينا الكثير من الطرق لنفعل ذلك |
| -Seni konuşturmak için bir çok yol var, ama en basiti bana doğruyu söylemediğiniz takdirde sonuçlarına katlanacak olmanız. | Open Subtitles | - هناك الكثير من الطرق ... لأحملك على الكلام ، ولكن أسهلهم هي أن اطلعك على عواقب عدم قولك للحقيقة |
| Şüphe çekmeden bir hedefi etkisiz hale getirmenin pek çok yolu var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق للتخلص من هدفاً بدون رفع الشبهات |
| Eminim bu tip sorunları çözmek için kendine has metodların vardır. | Open Subtitles | انا متاكد ان لديك الكثير من الطرق للتعامل مع هذه الاشياء |