| Bu kelimeyi en son lisedeki biyoloji sınıfında duymuştum. | Open Subtitles | أنا لَيْسَ لِي مسموعُ تلك الكلمةِ منذ صنفِ عِلْمِ أحياء في المدرسة العليا. |
| Bu kelimeyi sana tercüme edemem. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ تَرْجَمَة تلك الكلمةِ إليك. |
| Bu kelimeyi kullanmayı sevmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نَحْبُّ أَنْ نَستعملَ تلك الكلمةِ. |
| Yani sadece sondaki harfi alıp kelimenin başına koyuyorsun. | Open Subtitles | لذا أنت فقط أَخذتَ الرسالة الأخيرة الكلمةِ ويَضِعُه في المقدمة. |
| İkide bir "teşekkürler" diyorsun. Bu kelimeden nefret ediyorum. | Open Subtitles | تستمر بالقول "شكراً" أكره تلك الكلمةِ "شكراً" |
| Sihirli "ölümsüzlük" kelimesini kullanmayacağım ama uzun ömürlülüğün uykuyla bir ilişkisi olduğu... | Open Subtitles | انا لَنْ استعملَ تلك الكلمةِ السحريةِ " الخلود " لكن طولَ العمر هو شيءُ الذي يفترض ان يَكُونُ |
| zayıflık kelimesine itiraz ediyorum. | Open Subtitles | أعذرْني، أنا يَجِبُ أَنْ أُعارضَ إلى الكلمةِ "ضعف." |
| Boşanma kelimesinden asla söz edilmedi. | Open Subtitles | الطلاق الكلمةِ التى لن اذكرها أبداُ |
| Bahse girerim o kelimeyi bilmiyordur. | Open Subtitles | أرَاهنْ أنها لَنْ تَعْرفَ معني تلك الكلمةِ. |
| Evet. Bu kelimeyi söylemek can atıyordum. | Open Subtitles | أنا أُريدُ لإسْتِعْمال تلك الكلمةِ لفترة. |
| Senden bu kelimeyi herkesin önünde kullanmamanı istemiştim! | Open Subtitles | طَلبتُ منك عدم الإسْتِعْمال تلك الكلمةِ علناً! |
| Üstüne öldürücü o kelimeyi, reddedildi kelimesini yazdığım binlerce belgenin pişmanlığını taşıyorum. | Open Subtitles | وأَنا مُطَارَدُ بالآلافِ قطعِ ورق الذي فيه كَتبتُ تلك الكلمةِ القاتلةِ - "مُنكَرة." |
| - Bu kelimeyi daha yeni öğrendin. | Open Subtitles | -أنت لتوك تَعلّمتَ تلك الكلمةِ |
| - Bu kelimeyi daha yeni öğrendin. | Open Subtitles | -أنت لتوك تَعلّمتَ تلك الكلمةِ |
| Lütfen o kelimeyi kullanma. | Open Subtitles | رجاءً لا تَقُلْ تلك الكلمةِ. |
| Bu gece büyük karşılaşmayı seyredenler bizce kelimenin tam anlamıyla gerçek bir savaş görecekler. | Open Subtitles | شكرا لك الى كل مشاهدينا فى التلفزيون ... نَعتقدُبأنّناسَتَرى فتال عظيم بمعنى الكلمةِ. |
| kelimenin anlamı hiç değişmemiş. | Open Subtitles | معنى الكلمةِ لم يتَغيّرَ |
| O kelimenin anlamını bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ معنى الكلمةِ |
| Tanrım, o kelimeden gerçekten nefret ediyorum. | Open Subtitles | يا الهى، أنا حقاً أَكْرهُ تلك الكلمةِ |
| - O kelimeden nefret ediyorum. | Open Subtitles | - تَعْرفُ، أَكْرهُ تلك الكلمةِ. |
| Doğu Alman Gizli Polisi ile Nettie Moller arasındaki telefon görüşmesinin kelimesi kelimesine çözümü. | Open Subtitles | أي كلمة لنسخةِ الكلمةِ a مكالمة هاتفية بين السِرِّ الألماني شرقيِ الشرطة وnettie moller. هي مثل ألمانيهم obama. |
| "yardımcı"kelimesi "yardım. "kelimesinden gelir | Open Subtitles | أَعتقدُ الكلمةَ "تُساعدُ" a جزء كبير جداً الكلمةِ "مُساعد." |