| Ancak fizikçiler, gezegenlerin veya Elektromanyetik alanların yörüngesini modellemenin yanı sıra, fiziksel yasalar ve denklemlerle tahmin edebilmek istiyor. | TED | لكن يسعى علماء الفيزياء للتّنبأ بها باستخدام قوانين ومعادلاتٍ فيزيائيّة تماماً كما نقوم بنمذجة مدارات الكواكب أو المجالات الكهرومغناطيسيّة. |
| Ve şimdi çözüyorum Elektromanyetik kuvvet. | Open Subtitles | و نحن نعتقد أننا نفهم القوى الكهرومغناطيسيّة. |
| Elektromanyetik dalga cihazini kizartmaya mi ayarlamis? | Open Subtitles | هل أعددتَ القنبلة الكهرومغناطيسيّة على الحرق؟ |
| fakat çalınan EMP füzelerinden gelen sinyali takip ediyoruz, | Open Subtitles | لكنّنا نتعقّب الاشارات مِن البطاريات الكهرومغناطيسيّة |
| Bütün önceliğimiz bu görevi başarıyla sonuçlandırmak. EMP Füzelerini mutlaka geri alacağız. | Open Subtitles | الهدف الوحيد لنا هو نجاح المهمّة سوف نستعيد البطاريات الكهرومغناطيسيّة |
| elektromanyetizma temel sebep değil de zamandaki alan bozunumunun bir yan etkisi olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن تكون الكهرومغناطيسيّة ليست الأساس و إنّما تأثيرٌ جانبيّ لتشويهات الحقل بمرور الزمن. |
| EMP Füze fırlatma iptal protokolü başlatılmaya hazır. | Open Subtitles | فعّل اجراء الدفاع للبطاريات الكهرومغناطيسيّة |
| Elektromanyetik spektrumun tamamını görebiliyorum. | Open Subtitles | بإمكاني رؤية جميع الأطياف الكهرومغناطيسيّة |
| Yaydığın Elektromanyetik enerji olağanüstü. | Open Subtitles | الطاقة الكهرومغناطيسيّة التي تصدرينها تفوق العاديّة. |
| Elektromanyetik kuvvet, çoğunluğun bildiği | Open Subtitles | "القوى الكهرومغناطيسيّة" و التى فى الغالِب يعلمها الجميع، |
| Ve Elektromanyetik zayıf kuvvetler birleştirmeye başlar. | Open Subtitles | تبدأ القوى الكهرومغناطيسيّة و القوى الضعيفة فى الإندماج، "التآثرالكهروضعيف"هذاالإندماجيُسمّىبـ |
| Elektromanyetik kuvvet taşır. | Open Subtitles | - مثلاً، الفوتونات جُزيئات الضوء ... تحمل القوى الكهرومغناطيسيّة. |
| Bomba devasa bir Elektromanyetik dalga yaratır Başkent Washington kızarır, binlerce kişi yaşamını yitirir bizi de Amerikan tarihinin en büyük teröristleri diye yaftalarlar. | Open Subtitles | تشتغل القنبلة العملاق وتنطلق النبضات الكهرومغناطيسيّة "وتقلي العاصمة "واشنطن وسيموت الآلاف وسنتّهم كأكبر الإرهابيين في التاريخ الأميركي |
| Bakın, bu kişiler orduya ait EMP füzelerini ve fırlatma kodlarını çaldılar. | Open Subtitles | لقد سرقوا البطاريات الكهرومغناطيسيّة وشرعوا في عمل الأكواد |
| EMP Karargahı veya ada merkezi, her ikiside saldırı için uygun noktalar. | Open Subtitles | "مركز البطاريات الكهرومغناطيسيّة أو الجزء المركزي للجزيرة الرئيسية" "كِلاهما أفضل موضعين للهجوم" |
| Sanırım EMP füzesi buradan fırlatılmış olmalı. | Open Subtitles | لربّما هو موقع البطاريات الكهرومغناطيسيّة. |
| EMP Füze merkezine gitmem gerek. Fırlatma kodlarını çalıştırdılar bile, | Open Subtitles | -أنا ذاهب إلى مركز البطاريات الكهرومغناطيسيّة |
| EMP Füze fırlatma iptal protokolü başlatıldı. | Open Subtitles | "بدء نظام دفاع البطاريات الكهرومغناطيسيّة" |
| Otobanda araçların motorunu durduran yüksek elektromanyetizma burada da etkili olsa gerek. | Open Subtitles | ارتفاع الكهرومغناطيسيّة الذي أدّى لفقدان السيّارات للطاقة على الطريق السريع... لا بدّ أنّه موجودٌ في هذه البلدة أيضاً. |
| Yer çekimi, elektromanyetizma... | Open Subtitles | -الجاذبيّة، الحقول الكهرومغناطيسيّة ... |
| Anahtarları al, Füze fırlatma iptal kodlarını bul. Onları bulmak zorundasın.., | Open Subtitles | هذه الرموز لالغاء تفعيل البطاريات الكهرومغناطيسيّة. |