| Adı bilinmeyen bu çaylak Sultan arenaya korku salıyor. | Open Subtitles | المبتدئ المجهول سلطان خلق رعبا في الحلبة |
| O çaylak ne gördüğünü bile hatırlamaz. Orada yeterince durmadı. | Open Subtitles | تبا ذلك المبتدئ لا يمكنه تذكر ما رأى لم يكن هناك طويلا |
| Tekrar düşün çaylak. Bu takımdan çıkmanın tek yolu var. | Open Subtitles | فكر مرة أخرى أيها المبتدئ هناك طريقة واحدة لترك هذا الفريق |
| Bu, özellikle acemi pilot ve arkadaşları için geçerli. | Open Subtitles | هذا كان بالتأكيد حالة لهذا الطيار المبتدئ و أصدقائه. |
| Bir çırak ne zaman elini kırpmadan, tek darbeyle kumaşı baştan sonra keserse hem de hiç yılıksız, dümdüz, işte o zaman o çırak kalfa olmuş demektir. | Open Subtitles | عندما يتمكن المبتدئ من قصّ القماش من بدايته وحتى نهايته بقَصّة واحدة بشكل مستقيم وسليم، فهنا ينتقل من مرحلة المبتدئ إلى البارع |
| Hala küçük çaylağın bekaretini kaybetmesinden mi bahsediyorsunuz? | Open Subtitles | لازلتم تتكلمون عن فقدان المبتدئ لعذريته؟ |
| Tanrı şahidim olsun ki, eğer gözümle görmesem, çaylak'ın her şeyi tek başına yürütebileceğine asla inanmazdım. | Open Subtitles | وامانة بالله, لم اكن سأصدقها إن لم أرها بعيني لكن المبتدئ استطاع تحمل مسؤولية الأمر كله. |
| Sakin çaylak. Zincirleri sağlam. Yine de dikkat et. | Open Subtitles | اهدأ ايها المبتدئ ، فالجني محبوس بسلسلته |
| Dört ay oldu, hala "siesta"nın anlamını anlamadın mı çaylak? | Open Subtitles | أنت هنا منذ 4 أشهر ولا تعرف معنى القيلولة"أيها المبتدئ" |
| Satış yaptığın zaman espri de yapabilirsin, çaylak. | Open Subtitles | يُمكنك إلقاء النكت عندما تقوم ببيع أيها المبتدئ |
| En azından çaylak, sıradaki kitabının konusunu bulmuş oldu. | Open Subtitles | على الأقل حصل المبتدئ على قصة لكتابه القادم. |
| Aynı şey. Yine de süper bir soruydu çaylak. | Open Subtitles | نفس الشيئ، لكنّه مع ذلك سؤال ممتاز أيّها المبتدئ. |
| Hayır, benim kastettiğim çaylak gibi gizli gizli roman yazmak gibi bir şey. | Open Subtitles | لا، أعني مثل ذلك المبتدئ الذي كتب في السّر رواية ناجحة ليست بتلك السّريّة |
| İyi. acemi şansı. | Open Subtitles | ذلك جيد حظّ المبتدئ المرّة الأولى هناك السحر |
| - Evet. Silahını unutma, acemi asker. | Open Subtitles | لا تنس سلاحك، أيها المبتدئ ولا تفسد الأمر |
| Bir acemi olduğunuz için bu işleri bilmezsiniz, fakat ben bilirim. | Open Subtitles | قبل ان تبدأ المبتدئ مثلك لا يعرف هذه الاشياء |
| Gerçi onları çırak olarak hayal edemiyorum. | Open Subtitles | لن تراهم في برنامج "المبتدئ" بالرغم من ذلك |
| Bir de çaylağın numarasını kanla yazmış ama inkar eden bir çocuk. | Open Subtitles | وفتى كتب رقم خدمة المبتدئ العسكرية بالدماء يقول أنّه ليس الفاعل. |
| boynunda kravatın olmadan hareket edemiyor musun yoksa çömez? | Open Subtitles | أعتقد أن المبتدئ لا يمكنه فعل شيءٍ دون دفتره وربطة عنقه. |
| Çin yemeklerini sevdiğini sanmıştım Ufaklık. | Open Subtitles | أعتقدت أنك تحب الطعام الصيني أيها المبتدئ |
| - Gidip acemiyi kontrol etsem iyi olacak. - Evet. | Open Subtitles | من الأفضل أن ألقي نظرة على المبتدئ - أجل - |
| Ki aceminin adını silersen sonradan düzgün bir iş alamaz. - Çıkalım. | Open Subtitles | مثلما عندما نشطبُ إسم الطفل المبتدئ . لن يحدث أمر جلل |
| Tüm bunlar, Çaylağa eziyet şeyinin bir parçası, değil mi? | Open Subtitles | هذا كله جزء من الشئ المتعلق بالمقالب فى المبتدئ أليس كذلك؟ |