| Wraith hipersürücülerini yıldızlar arasından galaksiler arasına modifiye etmeyi öğrenecek. | Open Subtitles | ستعدّل الدفع الفائق الرايثيّ لينتقل من النجوم إلى المجرّات |
| galaksiler arasındaki sabit büyük sıçramalar için endişeleniyorlar. | Open Subtitles | التنقل المستمرّ بين المجرّات يشغل بالهما |
| Çöl ortasında ışıl ışıl şehirler gibi galaksiler, Evren'in müthiş karanlığı içinde parıldıyor. | Open Subtitles | مثل مدن مزدحمة ومضيئة في الصحراء تنشأ المجرّات من الظلام الأعظم للكون |
| Muhtmelen her büyük galaksi gençliğinde bir kuasardı. | Open Subtitles | كانت عبارة عن كوازار شأنها شأن كل المجرّات في مرحلتها الفتيّة |
| Yok etme güçlerinin olmasına rağmen evrende galaksilerin oluşumuna her şeyden çok karadelikler yardımcı olmuşlardır. | Open Subtitles | رغم امتلاك الثقوب السوداء قدرة تدميريّة تفوق أيّ شيء آخر بالكون تساهم الثقوب السوداء بتشييد المجرّات أيضاً |
| Evrendeki çoğu galaksinin merkezinde birer süper kütleli karadelik bulunmaktadır. | Open Subtitles | توجد ثقوب سوداء ضخمة في قلب القسم الأكبر من المجرّات في الكون |
| Yani ceaplar belki de galaksiler dünyasında değil de, burada, maddenin yapıtaşı olan atomların dünyasında yatıyor. | Open Subtitles | إذاً, فالإجابة قد لا تتضّح بعالم المجرّات, لكنّها ستتّضح هنا, بعالم الذرّة, بأدقّ الأشياء. |
| Parayı istedim. Yaklaşmakta olan galaksiler arası bir savaş var. | Open Subtitles | أردتُ النقود، فثمّة حرب بين المجرّات قادمة |
| Evrende en muhteşem olaylardan biridir galaksiler çarpıştığında. | Open Subtitles | إحدى أروع الأحداث في الكون متى تتصادم المجرّات |
| Çarpışan galaksiler birlikte geniş gaz bulutlarını parçalarlar. | Open Subtitles | المجرّات المتصادمة تسحق سحب الغبار الضخمة معًا |
| galaksiler oluşur, yörüngeler ve çarpışmalar milyarlarca, sayısız bir akış. | Open Subtitles | تتكوّن المجرّات وتدور وتتصادم بلايين المجرّات في سيلٍ ثابت |
| galaksiler içinde küçük manyetik alanlar da var. | Open Subtitles | تتواجد مجالات مغناطيسية أصغر داخل المجرّات |
| Seni, galaksiler arası Gizli Deney Bulucusu yapıyorum. | Open Subtitles | أعيّنك بموجب هذا... مسترده التجارب السريه بين المجرّات... |
| Bu benim Daedalus'la olan üçüncü galaksiler arası yolculuğum. | Open Subtitles | هذه رحلتي الثالثة بين المجرّات [على متن [ديدالوس |
| Bu filamanlar ve ipliklerden her biri milyarlarca galaksi içerir. | Open Subtitles | كل هذه الخيوط والسُلَيكات تحتوي على بلايين المجرّات |
| Böyle kaç galaksi var diye sorarsanız, bilim adamları bunun iki milyardan fazla olduğunu söylüyorlar... | Open Subtitles | علمًا بأن هناك العديد من المجرّات يُرجح العلماء أن هناك ما يقرب من مليارين مجرّة |
| İkiz galaksi görüntüsü uzay zamanın bükülmesiyle açıklanabilir. | Open Subtitles | تلك الصورة لإزدواج المجرّات قد يُفسّر على أنّه تشوّه للـ"زمكان". |
| galaksilerin oluşumunu anlamak için merkez noktamız karadelikler. Zaman içerisinde nasıl geliştiklerini anlamamız için bir anahtar görevini görürler. | Open Subtitles | الثقوب السوداء أساسية لفهم طريقة تشكّل المجرّات وتطوّرها مع الوقت |
| Atomun iç işleyişinden galaksilerin çarpışmasına kadar. | Open Subtitles | من مايجري داخل الذرّة الى تصادم المجرّات الهائلة |
| Çoğu galaksinin merkezinde bir süper kütleli karadelik bulunuyor. | Open Subtitles | هناك ثقب أسود ضخم للغاية مخبأ وسط اغلبية المجرّات |
| Gökbilimciler, milyarlarca ışıkyılı uzaklıktaki galaksileri bulmak için gökyüzüne bakıyorlardı. | Open Subtitles | كان الفلكيّون يبحثون بالسّماء لإيجاد المجرّات البعيدة, والتي تبعدُ عنّا بملايير السنين الضوئيّة. |
| Eğer bizi diğer galaksilerden sürmeye çalışıyorsanız,bunu başaramayacaksınz. | Open Subtitles | إذا كنت تخطط أن تقودنا من المجرّات الأخرى، ستفشل |