| Bütün okulun önünde ona kibirli cadı dediğin için mi? | Open Subtitles | لماذا؟ لأنك دعوتها بالساقطة المغرورة أمام المدرسة بأكملها |
| Yüzünde kibirli bir gülümsemeyle beni yargılamaya kalkışma evlat. | Open Subtitles | اذن لا تجلس هناك بتلك النظرة المغرورة على وجهك وتحكم علي يا فتى |
| Tarif ettiği kibirli Amerikayı direkt görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيتُ إمريكا المغرورة التي قام بوصفها. |
| Pekala, kendini beğenmiş. Kimin atı koşturduğunu unutalım. | Open Subtitles | حسنًا ، أنصتي أيتها المغرورة دعينا لا ننسى من فاز بركوب الخيل |
| O herifin kendini beğenmiş tavırları yok mu, gıcık alıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ما هو الأسوأ... شخصيته المغرورة أو هوسه العصبي |
| Sadece o yüzündeki o ukala sırıtmayı bozmak istedim. | Open Subtitles | كل ما أريده هو مسح تلك الابتسامة المغرورة عن وجهه |
| Yine de, bu kandırılmış Kraliçe'nin günahlarından arınmasının bir yolu var. | Open Subtitles | ولكن مازال هناك طريقة أمام هذه الملكة المغرورة لكي تكفر بها عن خطئها. |
| Sana cicim. Sen küstah, kibirli, küçük şımarık veletin tekisin. | Open Subtitles | أنتِ يا عزيزتي, أيتها المغرورة, المتكبرة أيتها المدللة الصغيرة |
| Ama kibirli kıçının yanıldığını kanıtlayacaksa... | Open Subtitles | لكن إذا كان سيثبت أن مؤخرتك المغرورة مخطئة |
| O, Perseus, güzel Andromeda soylu Pegasus ve hatta kibirli Cassiopeia. | Open Subtitles | هو,بيرسيوس,واندروميدا المحبوبة... وبيجاسوس النبيل... وحتى كاثيوبيا المغرورة |
| Barker Pass' ı temizlemiştik eğer kibirli vaizin kızını almamış olsaydın. | Open Subtitles | كنا سنغطي ممر " باكر " لولا ابنتك المغرورة المتدينة |
| "Barker Pass' ı temizlemiştik eğer kibirli vaizin kızını almamış olsaydın." | Open Subtitles | كنا سننهي ممر " باركر " لولا ابنتك المغرورة المتدينة |
| İlk olarak, senin kibirli kıçınla ilgileneceğim. | Open Subtitles | سوف أعتني بك و بمؤخرتك المغرورة |
| Sınıfımızın böylesine kibirli bir kıza ihtiyacı yok. | Open Subtitles | صفنا لا يحتاج لمثل هذه المغرورة |
| Laura'nın kibirli tavırları çocukların burada güvende olmadığını düşündürttü. | Open Subtitles | لورا" وجماعتها المغرورة" .. ظننّ أن أطفالهنّ ليسوا بأمان في منزلي |
| Sonra o kendini beğenmiş Carol Chu "Çevreye saygı çalışması olmadan çıkamazsın" dedi. | Open Subtitles | و من ثم كان موقف المغرورة كارول تشو لا يمكنك ان تحفر دون دراسة عن التاثيرات البيئية |
| Kişisel olarak kendini beğenmiş kedisinden hiç hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | شخصياً، لست معجبا جدا بقطتها المغرورة |
| Griffin, senin kendini beğenmiş tavırlarından sıkıldım artık. | Open Subtitles | جريفين، بدأت الملل من عروضك المغرورة |
| Şu kendini beğenmiş kaltağı yenmek istiyorum. | Open Subtitles | أود هزيمة تلك الساقطة المغرورة. |
| İkiyüzlü Pembroke Kontu'nun ukala solucanı sakladığını nereden öğrendin? | Open Subtitles | ماذا فعلت لتتعرف على المنافق ذو الوجهين الإيرل بيمبروك كان يشبه الدودة المغرورة |
| - Planım işe yaradı yani. - ukala. | Open Subtitles | هذا يعني أنّ خطتي نجحت - أيّتها المغرورة - |
| Seni kandırılmış zavallı şey. | Open Subtitles | أيتها المسكينة المغرورة |