| uykucu oldukça iş bitiricidir. Senin yerine birşeyler yapabilir. | Open Subtitles | هذا النعسان هو متملص بارع، لعله يستطيع مساعدتك. |
| Sadece eve gitmek ve rahat battaniyemle örtünmek istiyorum ve şu kutusunda uykucu ayı olan kutudaki çaydan içmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن العودة إلى منزلي و ألف حولي بطانيتي الدافئة وشرب الشاي مع ذلك الدب النعسان على الصندوق |
| - İyi geceler uykucu, kakan var mı? | Open Subtitles | ليلة طيبة يا ذا الرأس النعسان! -هل تريد أن تقضى حاجتك؟ |
| Çünkü kovulmak üzeresin uykucu sersem. | Open Subtitles | ـ لماذا؟ لأنك يطلق عليك عمليا رجلي النعسان... |
| Bence bu Uykulu küçük kızın kestirmesi gerek. | Open Subtitles | أعتقد هذا النعسان تحتاج البنت الصغيرة غفوة. |
| Kalkma vakti geldi, uykucu. | Open Subtitles | حان وقت الإستيقاظ أيها النعسان |
| Affedersin uykucu, kaçmaya çalışıyorum burada. | Open Subtitles | ،متأسفة أيّها النعسان أنا أحاول الهرب |
| Benim küçük uykucu oğlum saatin kaç olduğunun farkında mısın? | Open Subtitles | ايها الفتى النعسان هل تعلم ماهوَ الوقت؟ |
| - Benim küçük uykucu oğlum. - Tamamen değil. | Open Subtitles | مرحباً ايها الفتى النعسان - {\1cHFFFF0}"ليسَ تماماً" - |
| Günaydın uykucu aşkım. | Open Subtitles | صباح الخير، أيّها العاشق النعسان. |
| Hadi, yatağa gidiyoruz, uykucu bücür. | Open Subtitles | هيا إلى السرير أيها الرأس النعسان |
| - Nasıl da tatlısın seni küçük uykucu. | Open Subtitles | إنظر إلى نفسك، أيها النعسان الصغير |
| # Sen de rüya gör, uykucu # | Open Subtitles | كما يجب أن تفعل أيها النعسان |
| Hapşırık, Utangaç, uykucu, | Open Subtitles | كثير العطاس , الخجول النعسان |
| Uyan bakalım uykucu. | Open Subtitles | استيقظ أيها النعسان |
| Haydi kalk artık uykucu. | Open Subtitles | استيقظ، أيها النعسان. |
| Merhaba uykucu. | Open Subtitles | إنه الظهر، أيها الرأس النعسان |
| Günaydın uykucu. | Open Subtitles | صباح الخير أيها النعسان |
| Uykulu Sheldon da huysuz Sheldon oluyor. | Open Subtitles | و "شيلدون" النعسان سيكون "شيلدون" متعكر المزاج |
| Uykulu komanın ilk belirtisidir ve Happy de çözülmeye başladı. | Open Subtitles | النعسان هُو أوّل خُطوة بإتجاه الغيبوبة، وبدأت (هابي) تعتلّ أيضاً. |
| Yüksel ve parla, Uykulu çocuk. | Open Subtitles | استيقظ وأشرق أيها النعسان. |