| Çok akıllı bir kadın bu sabah, benim, diğer insanların hayatında neler olduğu konusunda çok dikkatsiz ve ilgisiz olduğumu vurguladı. | Open Subtitles | امرأة ذكية جدا أشارت لي في وقت سابق اليوم انني قد لا اكون دائما الافضل |
| - O akıllı bir kadın. - Kaçığın teki. | Open Subtitles | حسنا ، انها امرأة ذكية - إنها امرأة غير عقلانية - |
| Bak, her zaman senin akıllı bir kadın olduğunu düşündüm, Natasia. | Open Subtitles | انظري ، لطالما اعتقدت أنك امرأة ذكية (ناتاشا) |
| Ama sen zeki bir kadınsın. Onu nasıl şaşırttığımı fark etmedin mi? | Open Subtitles | يا الهى, انك امرأة ذكية, الم تدركى كيف اصبته بالصدمة ؟ |
| zeki bir kadınsın. | Open Subtitles | أنت امرأة ذكية بالتأكيد |
| Her zaman Dr. Brennan'ın çok zeki bir kadın olduğunu söylersin. | Open Subtitles | نقول دائما ان الدكتور برينان امرأة ذكية جدا |
| Akıllı bir genç hanım. | Open Subtitles | هي امرأة ذكية |
| Evet, akıllı bir kadın. | Open Subtitles | نعم، امرأة ذكية. |
| Holly'nin öğretmeni komik, akıllı bir kadın. | Open Subtitles | مُدرّسَة (هولي) امرأة ذكية و مرِحَة |
| akıllı bir kadın bana bir keresinde şöyle demişti: | Open Subtitles | قالت امرأة ذكية ذات مرة... |
| Annen çok akıllı bir kadın Maddie. | Open Subtitles | (مادي), أمك امرأة ذكية جداً. |
| Sen zeki bir kadınsın Pol. | Open Subtitles | أنت امرأة ذكية أيضا |
| Kendine güvenen, zeki bir kadınsın. | Open Subtitles | أنت، امرأة ذكية واثقة. |
| Sen zeki bir kadınsın, Sarah. | Open Subtitles | أنتِ امرأة ذكية سارة |
| Cisco, sana söz veriyorum, dışarıda bir yerde seni en iyi haline gelmeye zorlayacak güzel ve zeki bir kadın var. | Open Subtitles | سيسكو، وأعدكم، هناك جميلة، امرأة ذكية هناك من هو ستعمل تحديا لك أن تكون النسخة افضل ما لديكم من نفسك. |
| zeki bir kadın olduğun belli. | Open Subtitles | يتضح أنّكِ امرأة ذكية تعلمينلوكانلدي .. |
| zeki bir kadın o. | Open Subtitles | إنها امرأة ذكية. |
| Akıllı bir genç hanım. | Open Subtitles | هي امرأة ذكية |