| İlk olarak, gazete sütunumu yüzüne soktum çünkü bugüne kadar gördüğüm en güzel kadın olduğunu düşündüm, ve ben üzerinde iyi bir izlenim bırakmak istemiştim. | Open Subtitles | قبل اى شئ، تباهيت بمقالاتى امامك ..لاننى اعتقدت انك اجمل من رأتهم عينى من النساء و اردت ان اترك انطباع جيد |
| Bağlanma sorunlarımla ilgilenirken bir yandan da... iyi bir izlenim vermeye çalışmaktan dolayı... gergin olduğumu sanıyorsun. | Open Subtitles | . انك تحسبين بانني بحالة مرهقة لانني احاول ان اعطي انطباع جيد |
| Şu anda gitmen, evden çıkmama konusunda çocuklarda iyi bir izlenim bırakmaz. | Open Subtitles | حسنا , لا اعتقد بأنها ستعطي انطباع جيد للأولاد حول الحجز إن غادرت الآن |
| İki şey; Bir, Dike'ın taklidi harikaydı. | Open Subtitles | هناك امران الاول ,انطباع جيد عن "دايك" |
| İki konu var. Birincisi, Dike'ın taklidi harikaydı. | Open Subtitles | هناك امران الاول ,انطباع جيد عن "دايك" |
| Sence bugün monsenyör üzerinde iyi bir izlenim bıraktım mı? | Open Subtitles | هل تعتقد أني اعطيت الأسقف اليوم انطباع جيد عني؟ |
| Kız arkadaşının babasında iyi bir izlenim bırakmak için çok da iyi bir yol değil galiba. | Open Subtitles | أدرك أن هذه ليست الطريقة المثلى لترك انطباع جيد إلى والد عشيقتك |
| İlk yıl büroda iyi bir izlenim yaratmak için çok uğraşıyordum. | Open Subtitles | كنت مشغولا فحسب بترك انطباع جيد بعامي الأول في الشركة ولم... |
| Önceden hiç patent başvurusu yapmamıştım. İyi bir izlenim oluşturmak istedim. | Open Subtitles | لم أتقدم لبراءة اختراع من قبل اريد ترك انطباع جيد |
| İyi bir izlenim oluştur babana erkek arkadaşın olduğunu sonra söylerim | Open Subtitles | دعيه يصنع انطباع جيد وبعدها سأصدم والدكِ بأمر الحبيب |
| Burada daha yeniyim. İyi bir izlenim bırakmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أعني، أنا جديد هنا وأحاول ترك انطباع جيد |
| Ben de burada yeniyim ve iyi bir izlenim bırakmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا جديد هنا أيضًا وأحاول ترك انطباع جيد |