Bombayı yapan kuzeni tarafından bize verilen tarif, SUV'ye uyuyor. Durduğu yerde bir güvenlik kamerası bulabilecek misin, Bak bakalım. | Open Subtitles | السيارة مطابقة للمواصفات التي أعطِيت لنا من قِبل ابن عمه صانع القنبلة انظري إن كان بإمكانكِ إيجاد فيديو مراقبة لتوقيفها |
Bak bakalım, içlerinden ishal, şok ya da ateşi olan biri var mı? | Open Subtitles | انظري إن كان أصيب أحدهم بأي صدمات، إسهال أو سخونة |
Bak bakalım bulabilecek misin. | Open Subtitles | انظري إن كان بوسعك الحصول على بعض من هذا |
Bak bakalım, bununla ilgili bir eşleşme bulabilecek miyiz. - Matt. | Open Subtitles | انظري إن كان بإمكانكِ إسناده مع أي مرجع آخر |
Bak bakalım, belirli bir kaynak tespit edebilecek misin. | Open Subtitles | ربما انظري إن كان بمقدوركِ تحديد مصدر معيّن |
Yerde söndürebilirsin, Bak bakalım kimse seni sikleyecek mi. | Open Subtitles | دخّني بالداخل. انثري الرماد على الأرضيّة، انظري إن رآكِ أحد أصلًا. |
Bak bakalım bu hastalar ameliyat saatleriyle uyuşuyor mu? | Open Subtitles | وليس في قاعدة بيانات المكتب انظري إن كان هناك تطابقاَ ما بين المرضى وأوقات العمليات |
Tamam, onları geçeceğim şoföre bakmaya çalış Bak bakalım arabanın içinde başka birileri var mı? | Open Subtitles | حسناً، سأتجاوزهم حاولي النظر للسائق و انظري إن كان هناك أحدٌ آخر معه، اتّفقنا؟ |
O sarı ipek bluz... Bak bakalım kırışmış mı? | Open Subtitles | ذلك الحرير الأصفر، انظري إن كان قد نشف |
O sarı ipek bluz... Bak bakalım kırışmış mı? | Open Subtitles | ذلك الحرير الأصفر، انظري إن كان قد نشف |
Bak bakalım bir şey almışlar mı? | Open Subtitles | انظري إن كانا قد أخذا أي شئ |