Hastalarımdan biri. Sizin sınırlarınızın dışında. | Open Subtitles | انها احدى مرضاي وهي محدودة وبعيد عن كل الحدود |
Fotoğraftaki kişi Zig. Bu onun kendi fotoğraflarından biri. | TED | وهاهو زيغ في هذه الصوره. انها احدى |
- Onların balık avlaklarından biri. | Open Subtitles | انها احدى اماكن الصيد الخاصة بهم |
Benim sunacağım kategorideki kadınlardan biri. | Open Subtitles | انها احدى الاشخاص الذين اقدمهم |
Promenade Oteli'nin tatlı fahişelerinden biri kendini kodeste bulmuş. | Open Subtitles | يبدو انها احدى هؤلاء المتانقات |
Barbie'nin yeni bahar aksesuarlarından biri olmalı. | Open Subtitles | لابد انها احدى كماليات باربى الجديدة |
O gecelerden biri demek. Anlatsana. | Open Subtitles | مجرد مزحة , انها احدى تلك الليالي |
Çok zengin olmanın getirilerinden biri. | Open Subtitles | انها احدى مميزات كوني غني جداً |
Sürülerimden biri. | Open Subtitles | انها احدى قطعاتي |
Bunun da geçici heveslerimden biri olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | انة يعتقد انها احدى عاداتى |
Bay Ryan'ın kızlarından biri mi? | Open Subtitles | انها احدى فتيات السيد ريان ؟ |
Evet, Quimby ailesinin baş belası olan çılgın rüzgârlardan biri vurmuş olmalı. | Open Subtitles | نعم , لابد انها احدى عواصف الرياح الغريبة قذفت بمجموعة من القمامة في الساحة الأمامية ( لمنزل آل ( كويمبي |
O zanlılardan biri. | Open Subtitles | انها احدى المميزات |
İşte o kız, aşçılardan biri. | Open Subtitles | هذه هي انها احدى الطهاة |
Süper güçlerimden biri. | Open Subtitles | انها احدى قواي الخارقة |
Bu kadın Isabel yiyecek araklarken yakalamak için kilere kameralı oyuncak ayı koyan biri. | Open Subtitles | انها احدى الأمّهات من النوع اللّذي يضع كاميرا صغيرة داخل دمية الدبّ المحشوّة. في غرفة المؤّن, لترى إن كانت (ازابيل) تسرق الطعام. |
Crowley'in köpeklerinden biri. | Open Subtitles | (انها احدى تابعي (كراولي |