| Bunun büyük bir şey olmasına henüz hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن اني مستعد لهذا ان يكون كما تعلمين, شيء كبير |
| O gece Christa'ya tamamen birbirimize adanmış bir ilişkiyye hazır olduğumu söylemek için gittim.. | Open Subtitles | تلك الليلة ذهبت الى كريستا لاخبرها اني مستعد لعلاقة ملتزمة |
| Bay Tantiya'ya kızı Gayatri ile evlenmeye hazır olduğumu söyle. | Open Subtitles | اخبر السيد تانتريا اني مستعد للزواج من ابنته جياتري |
| Ona hazır olduğumu söyleyebilirsin. | Open Subtitles | اخبريها اني مستعد |
| Sadece hazır olduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدكَ أن تعرف اني مستعد |
| hazır olduğumu kanıtlamam gerek. | Open Subtitles | لابد ان اثبت اني مستعد |
| hazır olduğumu sanmıştım. | Open Subtitles | أنا أعتقد اني مستعد. |
| İstediğin bedeli ödemeye hazır olduğumu söyledim, koca karı. | Open Subtitles | قلتُ اني مستعد كي ادفع ثمنك (كرون) |