| İlk bakışta Joseph Fennigan doğal sebeplerden ölmüş gibi görünüyor. | Open Subtitles | من اللمح الأولى يبدو كأنه جوزيف فينجان ميتا بأسباب طبيعية |
| Herkes bir kılıç kapmak ister, ama içinizden pek çoğu doğal sebeplerden ötürü ölecek. | Open Subtitles | كل واحد منكم يريد ان يأخذ سيفا ولكن معظمكم سيموت بأسباب طبيعية |
| En azından bir şeyi kesin olarak biliyoruz ... birisi Fran'in doğal sebeplerden dolayı öldüğünü sanmamız için ayrıntılı bir cinayet mahali düzenlemiş. | Open Subtitles | على الأقل عرفنا شيء مؤكد أخيراً شخص طبخ خطةً واضحة لجعلها تبدو ماتت بأسباب طبيعية |
| doğal sebeplerden dolayı öldüğünü onaylıyorum. | Open Subtitles | من الجيد انها توفيت بأسباب طبيعية |
| Ve ölüm doğal nedenlerden dolayı değil, tek bir seçenek kalıyor. | Open Subtitles | وأنا متأكد بأنها لم تَمُت بأسباب طبيعية مما يعني هناك |
| Ama sonra Poirot geldi ve bu ölümün doğal nedenlerden ötürü olmadığını söyledi. | Open Subtitles | ولكن ,جاء بوارو , الذى أعلن أن وفاته ليست بأسباب طبيعية ,! |
| Pekâlâ, makroskopik anatomi sınıfında gördüğünüz cesetlerin hepsi doğal sebeplerden ölmüştü. | Open Subtitles | حسناً، الجثاث التي كنتم تدرسونها في "التَّشْريحُ العِيانِيّ" كلها ميتة بأسباب طبيعية. |
| Muhtemelen hiçbiri doğal sebeplerden dolayı ölmemiştir. | Open Subtitles | وأظن بأنهم لم يمتوا بأسباب طبيعية |
| doğal sebeplerden ölmemişler. | Open Subtitles | إنهم لم يموتوا بأسباب طبيعية |
| Bilmiyorum ya, doğal sebeplerden ölmelerini falan. | Open Subtitles | -لا أعرف، أن يموتوا بأسباب طبيعية |
| Yani sana göre doğal sebeplerden ötürü ölmüş. | Open Subtitles | -تقول أنه ماتَ بأسباب طبيعية إذاً |
| İçimde bunun doğal nedenlerden olmadığına dair bir his var. | Open Subtitles | أنا أحس أن هذا لم يحدث بأسباب طبيعية |
| Yerel İngilizce öğretmeni. - doğal nedenlerden dolayı ölmüş. | Open Subtitles | معلم لغة أنجليزية، مات بأسباب طبيعية) |