| Adamlarımın senden haberi yok. Sadece bilmeleri gereken kadarını söyleyeceğim. | Open Subtitles | .رجالي لا يعرفون بأمرك سأخبرهم فقط بما يجب أن يعرفوه |
| Onlara bir de senden bahsetseydim bu fikirle nasıl yaşarlardı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أتخيل مقدار المعاناة التي سأسببها لهم إذاأخبرتهم بأمرك أنت أيضاً |
| senden hoşlanıyordum ama bir serseriyle aldattığın David Crestwood'u bana tercih ettin. | Open Subtitles | اهتممت بأمرك لكنكى فضلتى ديفيد على والذى خنتيه من اجل غبى احمق |
| Emredersiniz. | Open Subtitles | بأمرك |
| Emredersiniz! | Open Subtitles | ! بأمرك |
| Beni terk etmedi. Annemin Senin hakkında haklı olduğunu düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | لم تتخلى عني بدأت أعتقد بأن والدتك ربما كانت محقة بأمرك |
| Ama yiğidi öldür hakkını yeme. Senin hakkında haklıydı. | Open Subtitles | لكنني اعترف له بشيء واحد كان محقّاً بأمرك |
| Güven bana, kimse seni aramıyor. Kimsenin senden haberi yok. | Open Subtitles | ثق بي، لا أحد يبحث عنك ولا أحد يعرف بأمرك |
| Onlara senden ve bebekten bahsettim. Bize yardımcı olmak istiyorlar. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم بأمرك و بأمر الطفل يريدون مساعدتنا |
| Onlara senden ve bebekten bahsettim. Bize yardımcı olmak istiyorlar. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم بأمرك و بأمر الطفل يريدون مساعدتنا |
| Ayrıca, eminim ki senden haberi vardır. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنني متأكِّد أنه بالفعل يعرف بأمرك |
| Kimsenin senden haberi olmaması lazım. | Open Subtitles | ولكن لا يجب أن يعرف أحد بأمرك. |
| Babama senden bahsettiğimde seni böcek gibi ezecek. | Open Subtitles | وحين أخبر أبي بأمرك سيسحقك كحشرة |
| Bu emri Hayley istediği için veriyorum. Sakın ola senden emir aldığımı düşünmeyesin. | Open Subtitles | سأصدر هذا الأمر بناء على طلب (هيلي)، فلا تظنّ للحظة أنّي أأتمر بأمرك. |
| - senden. - Pek de iyi bir iş çıkarmıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | - بأمرك أنت - لا تقوم بعملك على أكمل وجه، صحيح؟ |
| Sanırım kocamın senden haberi var. | Open Subtitles | أعتقد أن زوجى يعلم بأمرك |
| Senin hakkında düşününce çok gurur duyuyorum. | Open Subtitles | ... لقد كُنت أفكر بأمرك وأنا فخور جداً بك |
| Senin hakkında bilgi almak istiyordu. | Open Subtitles | أرادت أن تعرف بأمرك |
| Buna sevgi deniyor. Senin hakkında endişeleniyoruz. | Open Subtitles | هذا يسمى حب، نحن نهتم بأمرك |