| Ancak bu bize nasıl düşünmeye ihtiyacımız olduğunu gösteriyor ve ne yönde gitmemiz gerektiğini. | TED | ولكن هذا يخبرنا بأننا بحاجة إلى التفكير في ذلك، وأين يجب أن نذهب. |
| Hayır, şu an neye ihtiyacımız olduğunu söylüyorsam, ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لا ، ما نحتاج أن نفعله الآن هو ما أقول بأننا بحاجة للقيام به الآن |
| Soruşturma için gerçekten polise ihtiyacımız olduğunu mu sanıyor. | Open Subtitles | هل يظن بأننا بحاجة مصادر شرطة نيويورك للتحقيق؟ |
| Çok fazla bir şey anlamadım, ama o yaşamak için illüzyonlara ihtiyacımız olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | أنا حقاً لم أفهم الكثير منه، لكنهُ قال بأننا بحاجة للوهم لكي نعيش. |
| İtfaiye şefi derhâl ayrılmamız gerektiğini bildirdi. | Open Subtitles | قد تم إبلاغي من قبل رئيس الإطفائية بأننا بحاجة للمغادرة حالاً |
| Bebeğimiz için paraya ihtiyacımız olduğunu söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأننا بحاجة إلى المال من أجل الطفل |
| Ama onları haklamak için Bay Sergei daha fazlasına ihtiyacımız olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | لكن لزيادة فعاليتهم السيد (سيرغي) قال بأننا بحاجة إلى المزيد من الطاقة |
| Sadece biraz başbaşa vakte ihtiyacımız olduğunu söyledim. | Open Subtitles | فقط بأننا بحاجة لبعض الوقت لأنفسنا |
| Ona ihtiyacımız olduğunu zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأننا بحاجة إليه |
| Konuşmaya ihtiyacımız olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقد بأننا بحاجة للتحدث؟ |
| Yardımına ihtiyacımız olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها بأننا بحاجة لمساعدتها |
| İtfaiye şefi derhâl ayrılmamız gerektiğini bildirdi. | Open Subtitles | قد تم إبلاغي من قبل رئيس الإطفائية بأننا بحاجة للمغادرة حالاً -قد تغير مجرى الرياح |