| Bedava yapabileceğim bir iş için para alacaktım. | Open Subtitles | كنت في الحقيقة سأؤجر على عملٍ كان بإمكاني القيام به مجاناً |
| Daha iyi hissetmen için yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | أهناك أيّ شيء بإمكاني القيام به لجعل أفضل حالٍ؟ |
| yapabileceğim başka bir şey varsa, haber verin. | Open Subtitles | اعلميني لو كان هناك أيّ شيءٍ آخر بإمكاني القيام به. |
| Size şunu yapabilirim. | Open Subtitles | إليكما ما بإمكاني القيام به. |
| Ne yapabilirim bir bakayım. | Open Subtitles | -سأرى ما بإمكاني القيام به . |
| Ama yapabileceğim şey hayatının sonun dek onu hapse tıkabilirim. | Open Subtitles | لكن ما بإمكاني القيام به هو وضعه في السجن لبقيّة حياته. |
| Ama kanun yapamazsın diyor. Ama yapabileceğim şey... ..hayatının sonun dek onu hapse tıkabilirim. | Open Subtitles | لكن ما بإمكاني القيام به هو وضعه في السجن لبقيّة حياته. |
| - Belki de bu gece yapabileceğim en sağlıklı şey bu değildir. | Open Subtitles | ربّما هذا ليس أكثر شيء صحي كان بإمكاني القيام به الليلة. |
| Yardım etmek için yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هناك أي شيء بإمكاني القيام به لمساعدتك؟ |
| - yapabileceğim birşey varsa... | Open Subtitles | -و إذا كان هنالك أي شيء بإمكاني القيام به |
| Evet, boşa kürek çekiyorum çünkü şayet dosya yandıysa bu senin peşine düşeceği ve benim de yapabileceğim hiç bir şeyim yok demek oluyor. | Open Subtitles | نعم، أنا أنخل قومة قشّ، لأنّه لو تلاشى هذا الملف، فهذا يعني أنّهم سيسعون خلفكِ، وليس هناك ما بإمكاني القيام به على الإطلاق. |
| Sonunda annemi kimin öldürtmüş olduğunu çözdüm ve bu konuda yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | لقد اكتشفتُ أخيراً مَن هُو... الرجل الذي قتل أمّي... ولا يُوجد ما بإمكاني القيام به حيال ذلك. |
| Ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | ولمْ يكن هناك ما بإمكاني القيام به. |