| Hattie, Prens Char fan kulübünün başkanı. | Open Subtitles | هاتي رئيسة نادي المعجبين الخاص بالأمير شار. |
| Kalbin Prens Ratan Singh'le evlenmek için yola çıkmıştı ama onlar ittifakı bozdular! | Open Subtitles | مشاعرك التي ارتبطت بالأمير راتان سينغ لكنهم فسخوا الارتباط |
| Yarına kadar hepsini altına çevirirsen, Prens ile evlenebilirsin. | Open Subtitles | حوّليه إلى ذهب غداً و بإمكانك الزواج بالأمير |
| Bu yüzden o, Ormanın Büyük Prensi olarak bilinir. | Open Subtitles | لذلك فهو يُعرَف بالأمير العظيم في الغابة. |
| Wallis prensle olan aşkından önce iki evlilik yapmıştı. | Open Subtitles | والي و وليام وينثروب مانهاتن 1998 قبل علاقتها بالأمير |
| Daha geçen gün, caddede dolaşıyordum, halk "Seni seviyoruz Prens George!" diye şarkı söylüyordu. | Open Subtitles | في ذلك اليوم فقط, كنتُ في الشارع فهتفوا قائلين :" نُرحب بالأمير جورج"! |
| Prens Paul ve Matmazel Saintclair ile olan bağlantımızı sır olarak tutmamız çok önemli. | Open Subtitles | "عن صلتنا بالأمير "بول" و الآنسة "سانت كلير |
| Prens ve şövalyelerini mi? | Open Subtitles | الجزء المتعلّق بالأمير والفرسان؟ |
| Bir zamanlar Prens olarak tanınırdım. | Open Subtitles | نعم، نعم لقد كنت معروف بالأمير |
| Hatta Prens diye bilinen o kedi bile değil bu. | Open Subtitles | انه ليس حتى القط المعروف سابقا بالأمير |
| O zaman Prens'i ve krallığı kim yönetecek? | Open Subtitles | عندها من الذي سيتحكم بالأمير و المملكة؟ |
| Böylece Prens'i ele geçirip, götürebiliriz. | Open Subtitles | الذين يحيطون بالأمير وبهذا, نزيحه |
| Ama bu arada Prens Lee Han'a yönelen dedikodular hakkındaki duruşumuzu belirteceğiz. | Open Subtitles | ..لكن هذه المرة (سنعطيكم وجهة نظرنا عن الإشاعات المتعلقة بالأمير (لي هان |
| Tamam anlıyorum ama Prens benim umrumda değil. | Open Subtitles | .لا، أنا أفهم، لكنني لست مهتما بالأمير |
| Prens Phillip'i yakalamış! | Open Subtitles | لقد أمسكت بالأمير فيليب |
| Bu Prens resimleri de neden dolayı? | Open Subtitles | ماذا بالأمير بينبس? |
| Bize Prens ve prenses diyorlar. | Open Subtitles | يسموننا بالأمير و الأميرة. |
| Evet, şu düzenbaz Prensi enseledikten hemen sonra, onun da dersini vermiş olmalılar. | Open Subtitles | ربما سيفعلون ذلك بعد فترة قليلة من التسلي بالأمير |
| - Deewan Saheb, Maithili ve ben Prensi arıyoruz, ama telefonu kapalı. | Open Subtitles | أنا و ميتلي نحاول الاتصال بالأمير منذ فترة، لكن هاتفه مغلق |
| Prensi korumak için nöbetçi olarak 80 yaşında birini görevlendiriyorsun. | Open Subtitles | أنك أبقيت حارساً بعمر 80 عاماً، للعناية بالأمير |
| Üvey kardeşleri de prensle tanışma fikriyle biraz ilgilenmişti. | Open Subtitles | وبنات زوجة والدها كانن أقل ما يقال مفتونات جداً بفكرة اللقاء بالأمير. |