| Dinle, eğer bir şeye ihtiyacın olursa beni aramaya tereddüt etme. | Open Subtitles | انصت، إذا أحتجت لشيء، فلا تتردّد بالاتصال بي. |
| ama kimse beni aramaya niyetlenmiyor demek! | Open Subtitles | أخير أظهر رأسه و لم يفكر أحدا بالاتصال بي |
| Dinle, Leno! beni arayıp tehdit etmeye devam ediyorsun, seni polise şikayet edeceğim. | Open Subtitles | إسمع يا لينو، إذا استمريت بالاتصال بي وتهديدي |
| Geçen gün barbeküde tanıştık ve yanlışlıkla sizin yerinize beni arayıp duruyor. | Open Subtitles | لقد قابلتها فى حفل شواء فى أحد الايام. و تستمر بالاتصال بي عوضاً عنكم يا شباب،بالخطأ. |
| Bir şeye ihtiyacın olursa beni aramaktan çekinme. | Open Subtitles | لا تترددي بالاتصال بي إذا احتجتي أي شيء |
| Lütfen beni aramaktan çekinmeyin | Open Subtitles | لا تتردد بالاتصال بي |
| Komiser, size yardım edebileceğim bir şey varsa, lütfen çekinmeyin, beni arayın. | Open Subtitles | ملازم لو أن هناك أي مساعدة أستطيع تقديمها لا تتردد بالاتصال بي |
| Kimse beni aramaya zahmet etmemiş. | Open Subtitles | ولم يفكّر أحد بالاتصال بي |
| Artık beni arayıp korkutmayı kes, kapatıyorum. | Open Subtitles | لا تستمر بالاتصال بي و افزاعي, سأقفل . |
| En yakın zamanda lütfen beni arayın. | Open Subtitles | رجاءً لا تكن متردداً بالاتصال بي في أقرب فرصة مناسبة لكم. |
| Harika zaman geçirdim. Döndüğünüzde beni arayın... | Open Subtitles | فقط إقضوا وقتا طيبا ...وقوموا بالاتصال بي عندما تعودون، و |