| Rızası olan yetişkinler arasındaki ilişkiler kendi aralarında özel kalmalıdır, | Open Subtitles | العلاقات بالتراضي بين البالغين يجب أن تبقى سرّاً بينهم |
| Karşındakinin Rızası olsa bile bunun bir önemi yok. | Open Subtitles | لا يهم لو كان بالتراضي |
| Gördüğüm kadarıyla ilişkileri karşılıklı rızaya dayalıydı. | Open Subtitles | وما يمكنني قوله أنها كانت مداعبات بالتراضي |
| Jolene ve Chad'in iki tarafın da rızasıyla birlikte olduklarını kanıtlamamız gerekiyor. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى إثبات أن ممارسة الجنس بين جوليني وتشاد كان بالتراضي. |
| Olayın ya gönüllü olduğunu... ya da şüphelinin partneri olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | قمنا بتوصيف ذلك على انه اما بالتراضي ان الجاني لديه شريك |
| rıza gösterildiği sürece her türlü seks iyidir. | Open Subtitles | كُل ممارسة للجنس ممتعة طالما انها بالتراضي |
| "rızayla yapıIan, ödemesiz, iki kişilik seks" diyebiliriz. | Open Subtitles | "ممارسة الحب بالتراضي بين شريكان بدون الدفع" |
| Saldırıdan önce kendi rızanla seks yaptığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنكما مارستما الجنس بالتراضي ليلة الهجوم |
| Rızası olan iki yetişkindik. | Open Subtitles | حدث هذا بالتراضي بين بالغين |
| Herkesin Rızası vardı yani. | Open Subtitles | كل هذا بالتراضي |
| En azından onunkinin Rızası vardı. | Open Subtitles | أعني، على الأقل، كان بالتراضي |
| 18 yaşın altında iki kızlar rızaya dayalı ilişkiye girdim mi derseniz tekrar tekrar. | Open Subtitles | هل ضاجعت بالتراضي إمرأتين تحت سن 18؟ |
| Bir mahkum ile gardiyan arasında rızaya bağlı ilişki diye bir şey olmaz. | Open Subtitles | "لا وجود لما يدعى "علاقة بالتراضي بين سجينة وحارس |
| Bu rızaya bağlı! | Open Subtitles | -هذا بالتراضي! |
| Evli bir adamla kendi rızasıyla barda seks yapmış. | Open Subtitles | مارست الجنس بالتراضي مع زميلها المتزوج في حانة |
| O kızın rızasıyla birlikte olduğunu ispatlamak zorundayız. | Open Subtitles | علينا أن نثبت أنه خرج معها بالتراضي |
| Evet iki tarafın rızasıyla. | Open Subtitles | الجماع بالتراضي. |
| Peki gönüllü mü oldu zorla mı? | Open Subtitles | السؤال هو هل كان الأمر بالتراضي ام بالإكراه؟ |
| Yani kurban ya gönüllü olmuş, ya da şüpheliler iki kişi. | Open Subtitles | اذن اما ان يكون بالتراضي او ان لديه شريك |
| Bazı eyaletler bu tür mesajlaşmaya ilişkin kabahat kanunu çıkarmaya çalıştı ama bu yasalar aynı sorunu tekrar ediyor çünkü karşılıklı rıza ile cinsel mesajlaşma yasadışı olmaya devam ediyor. | TED | وقد حاولت بعض الولايات أيضا سن قوانين جريمة إرسال المحتوى الجنسي لكن هذه القوانين كررت نفس المشكلة لأنها مازالت تعتبر أن إرسال المحتوى الجنسي الذي يتم بالتراضي غير قانوني. |
| Tecavüz rızayla yapıIan seks çıktı. | Open Subtitles | الإغتصاب كان جنساً بالتراضي |
| Tabii bir de karşılıklı anlaşmaya dayalı seks var. | Open Subtitles | .وأيضا, يوجد الجنس بالتراضي طبعا |