| İçki ya da sigara gibi reklam da yapmıyoruz. | Open Subtitles | و لن نقوم بالدعاية عنه كما يفعلون في السجائر و الخمر |
| Ama iyi reklam yapıyorlar. Bu yüzden... Bir gazeteciye git, bir kaç dergi satın al, ve onun resimlerini ara. | Open Subtitles | باست شركة صغيرة لكنهم ما زالوا يقومون بالدعاية |
| - Ne kadar reklam verdiğimizi görünce fikirlerini değiştirecekler. | Open Subtitles | سيغيرون موقفهم عندما يعرفون الكَم الذي سنضعه بالدعاية |
| - Seninki biraz aldatıcı reklam gibi. | Open Subtitles | حسنٌ، في حالتكِ تبدو أشبه بالدعاية الكاذبة |
| reklam seni teşhir eder. | Open Subtitles | أنا أقوم بالدعاية الدعاية لي هي عرض لك |
| Belki reklam işindesindir. | Open Subtitles | ربما تعمل بالدعاية |
| Frank, gerçek su ki, tüm yazarlarin reklam ihtiyaç vardir. | Open Subtitles | فرانك، الحقيقة تتعلق بالدعاية |