| Bunu kişisel almayın ama önümüzdeki altı ay boyunca Göz teması yasak. | Open Subtitles | لا تأخذوا الأمر بشكل شخصي لكن يمنع التواصل بالعيون لمدة ستة أشهر |
| İşte acayip güldü falan... Sürekli, bilirsin, Göz teması yapıyor böyle | Open Subtitles | ..وقد كانت تضحك كثيراً ..وقد كانت, تعلم, تقوم بإتصال بالعيون, تعلم |
| Hayır, ayakkabılarına bakıyorsun. Yukarıya bak. Göz teması kur. | Open Subtitles | أنت تنظر إلى حذائك عليك النظر للاعلى والنظر بالعيون |
| Efendimin ve müritlerinin gözleri açıktır. | Open Subtitles | سيدى وأتباعه ينظرون حوله بالعيون المفتوحة |
| Ama mavi gözlü çocuğun efsanesi sonsuza dek yaşayacak. | Open Subtitles | ولكن أسطورة الفتاة بالعيون الزرقاء ستدوم للأبد |
| Ama bunlar sıradan gözler değildir. | Open Subtitles | لكن هذه العيون , ليست بالعيون العادية |
| Gece kulübündeki gibi. Herşey gözlerde bitiyor. | Open Subtitles | إنهُ كما في الملهى الليلي، كل شيء متعلقٌ بالعيون |
| Hayır, sıradaki kadını götürmek için gözleriyle hüzünlü ve yalnızım rolü kesiyor. | Open Subtitles | هو الذي يقوم بالعيون الحزينة و التي تشعرُ بالوحدة, لكي يحصل على السيدة التالية. انظري , أنا أستطيع أن أقوم بها أيضاً , راقبي. |
| Şu altı numaradaki Göz teması kurmayan adam hariç. | Open Subtitles | ماعدا ذلك الفتى في الشارع السادس الذي لم يقم بأي تواصل مباشر بالعيون |
| Zihin kontrol ustası şeytani Alfa ile Göz teması kurmaktan sakınıyorsun öyle mi? | Open Subtitles | خائف من ان نتواصل بالعيون مع الشر في خفايا عقل الالفا؟ |
| Tüm hizmet atları üzerinde, pembe Göz hastalığı dolaşıyordu. | Open Subtitles | هناك ألتهاب بالعيون ينتشر في جميع خدمة الخيول |
| Böylece bütün sınıfa Göz kulak olabiliriz. | Open Subtitles | بهذه الطريقة يمكنك الإحتفاظ بالعيون والآذان |
| Max, sıfırlar top değil, meme değil ve pörtlek Göz de değil. | Open Subtitles | ماكس،الاصفار ليست كور ليست أثداء و ليست أيضاً بالعيون المُحدقة |
| Yemek masasında yoğun hatta baştan çıkarıcı bir Göz teması vardı. | Open Subtitles | احدا ما يود التعبير عما يجول في خاطره لك بالعيون. انها متيمه بك وفى النهايه , الأمر الحاسم... |
| O da gözleri kırmızı olmuş ve kavga izlerini örtmek için balıkçı yaka giyen sen oluyorsun. | Open Subtitles | ذلك سيكون أنت بالعيون الحمراء و الياقة لتغطية الكدمات على رقبتك |
| İlle uzun boylu, akıllı, masmavi delici gözleri ve geniş omuzları olan birini arıyorsan daha çok beklersin. | Open Subtitles | حسناً , لو كنتِ تحبين النوع الطويل والذكي بالعيون الزرقاء النافذة وأكتاف بإمكانك تعليق أحلامك عليها |
| O da gözleri kırmızı olmuş ve kavga izlerini örtmek için balıkçı yaka giyen sen oluyorsun. | Open Subtitles | ذلك سيكون أنت بالعيون الحمراء و الياقة لتغطية الكدمات على رقبتك |
| Kristal mavi gözlü, en güzel çocuk. | Open Subtitles | الولد الجميل بالعيون الزرقاء الكريستالية |
| Seni yeşil gözlü kedi. Seni sürtük! | Open Subtitles | أيتها القطة بالعيون الخضراء يالك من عاهرة! |
| Sıkıcı bir surat ve yorgun gözler, bu bakışı 100 defa gördüm. | Open Subtitles | شاهدت هذا المنظر 100مرة من قبل... قناع الموت بالعيون الحمراء |
| Her şey gözlerde biter. | Open Subtitles | كل شئ موجود بالعيون |
| Büyük mavi gözleriyle mucizeler yaratan kişi. | Open Subtitles | عاملة المعجزات بالعيون الزرقاء |