"بالفطره" - Traduction Arabe en Turc

• doğuştan

Yok, yok, o doğuştan bir pilot, davranışı iyi ve iyi de ateş ediyor.
لا , هو شاب جيد , هو طيار بالفطره بنيته جيده , قناص بارع

Hayır, ben açıklarım Bayan Cohen! Oğlunuz doğuştan bir lider!
لا, دعيني أشرح سيده كوهن أبنك قائد بالفطره

Çocuğun gazını çıkartmayı da doğuştan biliyor.
إضافه إلى أنه والد يجيد دفع الطفل إلى التجشؤ بالفطره

doğuştan bende bir yetenek varsa, o da parti planlamaktır.
نعم, اذا كان هناك شيئاً اعرفه بالفطره اذا هو تنظيم الحفلات

Ancak şimdiye kadar gördüğüm kadarıyla ikiniz de doğuştan haydutsunuz.
ولكن مما رأيت فأنتن الاثنتان خارجتان عن القانون بالفطره

Şuna bakın, doğuştan yetenekliyim. - Kafasından tut. - Kafasından tut.
أنظروا إلى أنا بالفطره أمسك رأسها أمسك رأسها

Futbol holiganları, gerizekâlılar ve doğuştan asabilerden oluşan bir grubun ziyareti yüzünden köşeme çekilmeyeceğim.
لا يصح ان اخاف لزيارة جماعة من متعصبين كرة القدم, مع عدوانيتهم بالفطره

doğuştan deli veya aptal olmadıkça,hayır.
الا اذا كنت مجنونا او غبيا بالفطره

Tabi ki doğuştan deli ya da tedavi edilemez bir salak değilseniz.
الا اذا كنت مجنونا او غبيا بالفطره

Sende doğuştan ahlaksızlık ve ihanete eğilim var.
إنك فاسده بالفطره و خائنه بطبيعتك

Çünkü o doğuştan bir lider.
لإنه قائد بالفطره

doğuştan sorgucu bu adam,ha?
مستجوب بالفطره ، هاه؟

doğuştan yeteneklisin. Baban gibi.
سائق بالفطره فقط مثل أبيك..

doğuştan yeteneklisin.
أنت متعلم بالفطره

Ben, doğuştan müttefik olduğumuzu düşünüyorum.
أظن أننا حلفاء بالفطره

doğuştan yetenekli.
انها موهوبه بالفطره

Bu adam resmen doğuştan politikacı.
هذا الرجل حقا سياسى بالفطره