| Çünkü bu birliğin güvenliğine kıyasla kariyerlerinin hiç anlamı yok. | Open Subtitles | مهنتهم لا تعني أي شئ لي بالمقارنه بسرية هذه الوحده |
| Hapis değildi. Hapise kıyasla kamp gibiydi. | Open Subtitles | ذلك ليس بالسجن ، إنه مثل رحلة بالمقارنه بالسجن الحقيقي |
| Geldiğin galaksi bulunduğu varoluş alanı bütün evrene kıyasla o kadar küçük ve önemsiz ki. | Open Subtitles | صغيره و غير مهمه بالمقارنه ببقيه الكون |
| Eşimin benden uzak kalması uğruna yaptığım fedakarlık yaptığı şeye yaptığı şeye kıyasla... | Open Subtitles | ان التضيحه التي فعلتها بغياب زوجي عني لم يكن شيئاً بالمقارنه بـ... المقارنه ب.. |
| Seninle karşılaştırınca, diğer belalar bir eğlence! | Open Subtitles | بالمقارنه بكِ, الأمراض الأخرى تعتبر متعه |
| Eşimin benden uzak kalması uğruna yaptığım fedakarlık yaptığı şeye yaptığı şeye kıyasla... | Open Subtitles | ان التضيحه التي فعلتها بغياب زوجي عني لم يكن شيئاً بالمقارنه بـ... المقارنه ب.. |
| Yani, ruhuma ve özüme kıyasla ne kadar salak olsam da hala çok büyük bir gayem var. | Open Subtitles | لذا , لا يهم كم من اليأس ...أنا الغبى ...بالمقارنه الى خالقى أو روحى مازال لدى هدف وُجدت لأجله |
| Wudang buna kıyasla bir hiç. | Open Subtitles | دانغ لايعد شيئاً بالمقارنه الى ذلك |
| Sadece ona kıyasla yeni sayılırım. | Open Subtitles | أنا جديدة فقط بالمقارنه بها |
| Haklısın. Richard'a kıyasla çok daha çetin. | Open Subtitles | صحيح, بالمقارنه مع (ريتشارد) انه اكثر ثباتاً |
| Buraya geldiğim zamanla karşılaştırınca bu süre çok kısa. | Open Subtitles | بالمقارنه بالوقت الذي كنت انظر إليه عندما أتيت إلى هنا فهذا وقت قصير للغايه |