| Osmanlı dünyasına katılan kimseleri, çok dikkatli bir şekilde, yasal sistemlere göre sınıflandırırlardı. | Open Subtitles | وحتى يسيطروا على كل الأفراد المختلفة لمن يدخل تحت حكمهم كان عليهم أن يوجدوا نظاما قانونيا بحرص شديد |
| Ne söyleyeceğimiz hakkında çok dikkatli olmalıyız. | Open Subtitles | سيتعين علينا أن نفكر بحرص . شديد عما يجب أن نقوله |
| Atacağımız adımları çok dikkatli seçmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نفكر بحرص شديد بشأن كيف سنقوم بالخطوات التالية |
| Her kim olursa olsun köye tehlike arz eden kişilere dikkatle yaklaşmışımdır yalnızca. | Open Subtitles | أنا أعامل أي أحد يشكل تهديداً على القرية بغض النظر عن العشيرة التي ينتمي إليها بحرص شديد |
| çok dikkatli ol. | Open Subtitles | بحرص شديد. |
| Benim de dikkatimi çekti, efendim. Ona her şeyi itinayla anlatmak istediğimi söyle. | Open Subtitles | لاحظت هذا سيدي قل له اني اود شرح كل شيء بحرص شديد |
| 7 anahtar sunucu, çok dikkatlice oluşturulmuş 7 kimliği dikkate almaması için. | Open Subtitles | سبعة خوادم تم برمجتها لإجباره على تجاهل سبع هويات جديدة مصنوعة بحرص شديد |
| Beni çok dikkatli dinle. | Open Subtitles | اصغي لي بحرص شديد أنا الرجل الذي في السيارة |
| Ona çok dikkatli yaklaşmam gerek. Çok gergin. | Open Subtitles | أنا كنت أعمل على ذلك بحرص شديد وهي كانت عاضبة |
| çok dikkatli olun. | Open Subtitles | بحرص شديد اتمنى لكم مشاهدة ممتعة |
| Bay Marama, çok dikkatli dinlemenizi istiyorum. | Open Subtitles | سيد " ماراما " ، أحتاج منك أن تُنصت إلىّ بحرص شديد |
| çok dikkatli seçin ve yetki verin. | TED | اختاري بحرص شديد وشجعي. |
| Ve çok dikkatli bir şekilde Suratsız'ın hareketlerini çalıştım. | TED | ولقد تدربت بحرص شديد على ايماءات (عديم الوجه). |
| Ah, evet. çok dikkatli olmalıyız. | Open Subtitles | نعم، بحرص شديد. |
| Bir şeyler buldu. Çok dikkatle devam et. Anlaşıldı. | Open Subtitles | لقد وجد شيئا , تقدم بحرص شديد علم |
| İsyanın ardından Vali'nin emirleri, bilinen herhangi bir DGİ üyesiyle ilgilenirken olağan üstü dikkatle davranılması yönündeydi. | Open Subtitles | في أعقاب أعمال الشغب أوامر الحاكم كانت المُضي قُدماً بحرص شديد " عند التعامل مع أى عضو معروف من أعضاء الـ " آوبا |
| Ama ben her şeyi dikkatle planladım. | Open Subtitles | ولكننى خططت للأمر بحرص شديد |
| - Kanunlar, itinayla yazılmış kanunlar var. | Open Subtitles | هناك قوانين كتبت بحرص شديد |
| Sen beni iyileştirdikten sonra çok dikkatlice dinliyordum. | Open Subtitles | بعدما قمتِ بالتصحيح لي ، كنت أسمع بحرص شديد |