"بحفر" - Traduction Arabe en Turc

    • deliği
        
    • delik
        
    • kazarak
        
    • kazmış
        
    • kazdılar
        
    • kazıp
        
    • kazman
        
    • kazacak
        
    • kazmışlar
        
    • kazacaksın
        
    • kazmaya
        
    • kazdık
        
    • kazdınız
        
    Yedi tane Burr deliği açtı ve hiç birinde beyin zarını delmedi. Son deliği kontrol edeceğim. Open Subtitles قامت بحفر 7 ثقوب ولم تُصِب الجافية. أتفقّد آخر ثقب.
    Sen de doğal olarak duvarıma delik açıyorsun. Open Subtitles لذا و بشكل طبيعي قمت بحفر حفره في جداري؟
    Bir odada domuzlar palamutları kazarak toprağı sürmeleri konusunda eğitiliyordu. Open Subtitles في إحدى الغرف وجدتهم يدربون الخنازير لحراثة الأرض بحفر شجر البلوط
    - Beni bir çukurda tuttu. - Çukuru kendi mi kazmış? Open Subtitles ـ أبقاني في حفرة ـ هل قام بحفر الحفرة بنفسه ؟
    Buranın insanları bu mağaraları çöl sıcağından kaçmak için kazdılar. Open Subtitles قام الشعب هنا بحفر هذه الكهوف للهروب من حرارة الصحراء
    Ve farkına vardılar ki belediye bu yangın musluklarını asla kazıp çıkarmıyor. TED وقد لاحظوا أن المدينة لا تقوم أبدا بحفر صنابير الإطفاء تلك.
    Kendi mezarını kazman güzel bir davranış. Open Subtitles هذا لطف منك إن قُمت بحفر قبرك بيديك.
    Şimdi, bir cesedin İngiliz anahtarına kıyasla büyük olduğunu biliyorum ama dün mezar kazacak durumda olmadığınızdan eminim. Open Subtitles الآن،جثة الإنسان كبيرة جداً بالنسبة للمفتاح ولكنك لم تكن بحالة تسمح لك بحفر قبر ليلة الأمس
    Bu dağı kazmışlar, onu da yandaki dağa dökmüşler. Ama tüm bunlar ne uğruna? ! Open Subtitles انهم يقمون بحفر هذا الجبل و وضعه بالجبل الاخر لكن لما كل هذا؟ اني فقط لا استطيع ان افهم لماذا يقمون بهذا
    İntikam yolculuğuna çıkmadan önce iki mezar kazacaksın. Open Subtitles ، قبل أن تشرع في رحلة للإنتقام قُم بحفر قبرين
    Herkes hemen elindeki işi bıraksın ve kuyuyu kazmaya başlasın! Open Subtitles كل رجل يوقف ما يقوم به الآن إبدؤا بحفر البئر
    Yedi tane Burr deliği açtı ve hiç birinde beyin zarını delmedi. Son deliği kontrol edeceğim. Open Subtitles قامت بحفر 7 ثقوب ولم تُصِب الجافية. أتفقّد آخر ثقب.
    Baban birçok deliği dolduruyor, canım. Open Subtitles لقد كان بحفر الكثير من الحفر ، عزيزتي
    Baban birçok deliği dolduruyor, canım. Open Subtitles لقد كان بحفر الكثير من الحفر ، عزيزتي
    Yerde delik açma konusunda nutuk atmaktan daha iyiyimdir bu yüzden bu günlük konuşma faslını geçip sade bir tören yapalım. Open Subtitles أبرع بحفر الحفر بالأرض أكثر من إلقاء الخطب لذا فلننسَ أمر الخطب لهذا المساء ولنجعلها مباركة بسيطة
    Eğer daha önce ben senin alnında büyük bir delik açmazsam. Open Subtitles ليس إذا قمت أنا أولاً بحفر حفرة داخل جمجمتك
    Kanallar kazarak yüzebilecekleri mesafeyi arttırır ve ormanın derinliklerine kadar gidebilirler. Open Subtitles وهم يزيدون مساحات السباحه وذلك بحفر القنوات التى تؤدى إلى قلب تلك الغابة
    Nehrin yönünü burada gördüğün gibi Vatikan tepelerine kanal kazarak değiştireceğim. Open Subtitles سأنحرف عن النهر هنا بحفر قناة لتلال الفاتيكان
    Her nasılsa bir yerlerden eski bir keski bulmuş ve tüneli tek başına kazmış. Open Subtitles بطريقة ما حصل على معول حقيقى وقام بحفر النفق بنفسه
    Hepimizi seyrediyorlar. Bir bodrum kazdılar, ve hangilerimizin can sıkıcı olduğunu anlayabilmek üzere algoritmalar denemek ve çalıştırmak için casusluk merkezi inşa ettiler, ve herhangi birimiz bundan şikayet edersek, terörizm gerekçesiyle tutuklandık. TED الآن هم يراقبوننا جميعاً ، لقد قاموا بحفر القبو ، لقد قاموا ببناء مركز للتجسس ليقوموا بحساباتهم وتحليلاتهم ، ليعرفوا أينا أكثر شغباً. ولو اشتكى أى أحد منا ، فإنه يعتقل بتهمة الإرهاب.
    Bu da bok çukurları kazıp saçma sapan şeyler yazmanın bir parçası anlaşılan. Open Subtitles عدا الجزء المتعلق بحفر بعض الحفر للبيوت وكتابة الهراء
    Koselburch'da kazman gereken bir mezarın var. Open Subtitles وفي "جوزلبرج" قم بحفر قبرك
    Senin mezarını kim kazacak? Open Subtitles ومن سيقوم بحفر مقبرتك؟
    Burası bataklık ve çukur kazmışlar. Open Subtitles إننا فى أراضى مستنقعات سيقومون بحفر الأفخاخ
    İntikam istiyorsan iki mezar kazacaksın. Open Subtitles إن أردت الانتقام فعليك بحفر مقبرتين
    Adam kendi mezarını kazmaya hazır, intihar notunu bile yazıyor. Open Subtitles هو فرح بحفر قبره بنفسه حتى أنه كتب مذكرة أنتحار
    Sadece Mısır Deltası'nda Mısır kazı sahalarının yüzde birinin binde birinden daha azını kazdık. TED في دلتا مصر فقط، لقد قمنا بحفر أقل من واحد من الألف من الواحد بالمئة من الحجم الكلي للمواقع في مصر.
    Mezarını mı kazdınız? Open Subtitles هل قمت بحفر قبر ليزي ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus