| Bütün planını, silahlarını sakladığı yeri her şeyi öylece terketmiş. | Open Subtitles | و أعترف بخطته كاملةً، مخبأ السلاح ، الموقع ، و كلّ شيء. |
| Korra geçidi kapatabilecek ve Unalaq 'ın ölümcül planını engelleyebilecek mi? | Open Subtitles | هل كورا ستكون قادرة على غلق البوابة وايقاف أونولاك عن البدء بخطته القاتلة ؟ لايمكنني التصديق بأن فتاتي الصغيرة |
| Kurnaz Loki oraya varmadan önce, çoktan cüceleri nasıl kendi buyruğu altına alacağının planını yapıyordu. | TED | وحتى قبل وصوله، كان (لوكي) الماكر قد دبر حيلة في كيفية إقناع الأقزام بخطته. |
| Büyükelçi'nin Temsilciyi öldürme planına bir şekilde yardım etmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن رئيس الوزراء ساعد السفير بخطته لقتل الممثل. |
| Ama bilim adamı planına inanıyordu ve tekrar başladı. | Open Subtitles | لكن العالم آمن بخطته . وبدأ ثانية |
| Eğer her şey plana göre gittiyse biri farketmeden ülke dışına çıkmış olur. | Open Subtitles | إن جرى كل شيء حسب المخطط فسيكون غادر البلاد قبل أن يعرف أحدهم بخطته |
| Neto'nun planıyla beraber çıkageldiği gün ile aynıydı. | Open Subtitles | كان اليوم الذي جاء فيه بيتو بخطته |
| Sonra planını anlattı. | Open Subtitles | ثم يخبرهم بخطته |
| Çok yakında planını uygulamaya başlayacak. | Open Subtitles | سيبدأ بخطته قريباً. |
| Yani, planınız onun planını uygulamak, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً خطتكَ أن تقوم بخطته هو؟ |
| Ertesi gün Gob yeni planını Tobias'la paylaştı. Güzel. | Open Subtitles | في اليوم التالي، قام (جوب) بمشاركة (توبايس)، بخطته تلك |
| Yani Church ana planını mı açıklamış? | Open Subtitles | -إذًا كشف (تشارتش) بخطته الرئيسة؟ |
| Michael planını sevmişti. | Open Subtitles | (مايكل) كان سعيداً بخطته) |
| - Eğer haklıysam, ve Peter, Neal'ın kendi planına devam etmesine izin verirse, dürüstçe cevaplayacağın, bir soru soracağım. | Open Subtitles | - إذا كنتُ على حثق - , وبيتر يدع نيل يستمر بخطته يمكنني أن أسألك سؤال واحداً |
| planına güvenmeliyiz. Çocuklar gibi onun söylediklerini... | Open Subtitles | علينا أن نثق بخطته كالأطفال، علينا أن نثق ثقة عمياء... |
| planına inancın tam. Plan iyi olduğundandır belki de. | Open Subtitles | أنت واثق بخطته ربما لأنها خطة جيدة |
| Bu sırada, Maxentius savaş planına son şeklini veriyordu. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، كان يضع (ماكسنتيوس) لمساته الأخيرة بخطته للمعركه. |
| Bu plana sadık kalacağız. | Open Subtitles | علينا الإلتزام بخطته |
| Ama çok yaşlanmadan ben de yukarı kata çıkacağım tabii Kevin plana sadık kalıp yıl sonunda ilerlediği sürece. | Open Subtitles | لكنّي سأدير الشركة قبل أشيخ، طالما أن (كيفين) يتمسّك بخطته المستقبلية بالانتقال نهاية العام |
| George planıyla gurur duyuyordu. | Open Subtitles | (جورج)، كانا فخوراً بخطته) |