| Davranışlarına dikkat et. Yapman gereken tek şey bu. Böylece iyi geçiniriz. | Open Subtitles | فقط أحسن تصرفاتك , هذا كل ما عليك فعله , وستكون بخير |
| Ozaman senin dediğin gibi, ikimizin de sesi iyi geliyor. | Open Subtitles | حسناً إذن , كما تقول نحن الأثنان بخير , جيد |
| Bak, O iyi. Sadece üzgün ve çığlık attı. Ama şimdi iyi. | Open Subtitles | أنظر، أنها بخير، لقد كانت مستاءة و صرخة و لكنها بخير الأن |
| Çok saçma davrandım, biliyorum, ama şimdi iyiyim, doğru söylüyorum. | Open Subtitles | ذلك كان خاطئ مني؛ أعرف؛ لكن أنا بخير الآن؛ بأمانة |
| Bana aynı şeyi sorup duruyorsun. Neyin var? Ben iyiyim. | Open Subtitles | أنت مصمم ان تكرر السؤال ما خطبك , أنا بخير |
| Evet, iyiyiz. Pedallarda hafif bir titreme var, ama iyiyiz. | Open Subtitles | لا، نحن بخير حصل إهتزاز طفيف في الدواسات، لكننا بخير |
| - İyiyim, ama bunu durdurmanın bir yolunu bulmak zorundayız. | Open Subtitles | أنا بخير ، لكن علينا إيجاد طريقة لإيقاف ذلك الشيء |
| Bu da Jennifer ve Einie iyi demek, değil mi? | Open Subtitles | هذا يعنى أن جانيفر بخير و أينى كذلك, أليس كذلك؟ |
| İnsanlar bana iyi miyim diye sormayı bırakırsa iyi olacağım. | Open Subtitles | سأكون بخير لو توقف كل شخص من السؤال عن حالي |
| Kabus görmüşsün gibime geldi. - Hayır, görmedim. Herşey iyi. | Open Subtitles | بدا وكأنك كنت تعاني من حلم مزعج أنا بخير, حقيقة |
| İyi misin? İyiyim, iyi. Anne, beni soran birileri oldu mu? | Open Subtitles | أنا بخير، بخير يا أمي، هل كان أحداً يسأل عني ؟ |
| Eğer kazandıklarımı biriktirmese şu an durumum çok iyi olurdu. | Open Subtitles | لو لم يكن يبقي على مال توصيلي للصحف لكنتُ بخير |
| Şimdi, bu bitkiyi eve götür, çayını iç ve iyi olacaksın. | Open Subtitles | الان خذ هذه الاعشاب للبيت واشربها مع الشاى وسوف تكون بخير |
| İşte döndüm ve iyiyim. Ve her şey eski günlerdeki gibi olacak. | Open Subtitles | أنا عدت وأنا بخير وكل شيء سيكون كما عهدناه في الأيام الخوالي |
| Gitmeden önce konuşmak istediğin bir şey var mı? Hayır, ben iyiyim. | Open Subtitles | تود ان تتكلم عن اى شىء قبل ان ارحل لا انا بخير |
| - Monk, seni taşımayacağım. - Tamam. Burada kalacağım, böyle iyiyim. | Open Subtitles | ـ مونك لن احملك ـ حسنا سابقى فوق انا بخير هنا |
| - Hayır, sanırım iyiyim, bebek. - Sana vurmadım, değil mi? | Open Subtitles | لا, أعتقد أننى بخير, يا عزيزى لا لم أؤذيك, هل فعلت؟ |
| Hayır, efendim, biz iyiyiz. Goa'uld ve Simmons dışında, tabii. | Open Subtitles | لا يا سيدي، نحن جميعاً بخير ماعدا الجواؤلد وسيمونز بالطبع |
| Biz iyiyiz,ama, lanet olsun, bizi parçalara ayırmadan çek herifi üzerimizden.! | Open Subtitles | نحن بخير لكن اللعنة اقضوا عليه قبل أن يُمزّقُنا إرباً إرباً |
| - Sen yukarıda nasıl hissediyorsun? - İyiyim, ben iyiyim Uyarı ışıkları nasıl, ne gösteriyor? | Open Subtitles | شعوري جيد توب كيف تشعر أنت بالأعلى بخير بخير |
| - İyiyim. -Kısmet değilmiş, peder. - Eksik olma, Grace. | Open Subtitles | نعم, انا بخير حظ أوفر المرة القادمة ايها المحترم شكرا جريس, لقد حاولت |