| Stewart Brand muhtemelen tam merkeze bir micro-nükleer reaktör koyardı. | TED | من المحتمل أن يضع ستيوارت براند مفاعلاً ذرياً مصغراً تماماً في هذا المركز. |
| Rena'nın konukları Kanal 83'ün tartışmalı başkanı Max Renn radyo karakteri Nicki Brand ve medya elçisi Profesör Brian O'Blivion. | Open Subtitles | وفي هذة الظهيرة ضيف رينا هو ماكس رين رئيس قناة الراديو 83 المثير للجدل والشخصية الاذاعية نيكي براند |
| Az sonra, Nicki Brand'la Duygusal Kurtarma Şovu devam edecek. | Open Subtitles | سوف نعود مع نيكي براند وعرض انقاذ المشاعر فقط خلال دقيقة |
| - Nicki Brand'ın onlarla işi olmadığını söylediler. | Open Subtitles | لقد قالوا ان نيكي براند ليست في مهمة من اجلهم |
| Beni Tully ile bir arabaya koydun çünkü Emil Brandt'ı istiyordun. | Open Subtitles | لقد وضعتنى فى سياره مع (تالى) لأنك كنت تريد (إيميل براند) |
| Brand, onu ne kadar uzatabilirsin? | Open Subtitles | براند, كيف يمكن أن نبعد ذلك قدر الإمكان؟ |
| Brand, gidemeyiz. O kadar altını bırakamayız. O bizim geleceğimiz. | Open Subtitles | براند, لا نستطيع الذهاب لا نستطيع ترك كل ذاك الذهب إنه مستقبلنا |
| Aksi takdirde üç hafta Sybil Brand'de kalacaksın. | Open Subtitles | وإلا ستكوني في سجن سنيل براند خلال ثلاثة أسابيع |
| Rudolf Kasztner ve Hansi Brand görüşmelerin nasıl geçtiğini daha sonra ifadelerinde belirttiler. | Open Subtitles | "كلا من "رودولف كازستنر" و "هانسى براند شهدوا لاحقا عن كيف سارالإجتماع ؟ |
| Grant'in üzerinde çalıştığı son dosya Errol Brand'di. | Open Subtitles | القضية التي كان قرانت يشتغل عليها حاليا هو ايرول براند |
| Biliyorsun, Brand'in de başının arka tarafında bir kurşun yarası var. | Open Subtitles | أتدرين؟ براند لديه أيضا جرح رصاصة في مؤخرة رأسه |
| Errol Brand, hani şu televizyonda şovu, restoranları ve kafasının arkasında kurşun yarası olan ünlü aşçı. | Open Subtitles | ايرول براند, طاه مشهور, كان له ذلك البرنامج, هذه المطاعم, وجرح الرصاصة في مؤخرة الرأس |
| Bu sabah, pop yıldızı Katy Perry ve komedyen Russell Brand, bittiğini ilan etti. | Open Subtitles | هذا الصباح, ونجمة البوب كاتي بيري عامل وراسل براند? أعلن تفكك. |
| Cory Brand 379 sayıyla ligin vuruş şampiyonu ve gelecek ay yine bir all-star maçında yerini garantilemiş görünüyor. | Open Subtitles | كوري براند محرزاً 379 ضربة قائداً لليجا و يبدو أنه سيفوز بجائزة نجم النجوم من جديد الشهر المقبل |
| Pilots itiraz ediyor ve hakem Cory Brand'i yanına çağırıyor. | Open Subtitles | البايولتس سوف يطعنون على اللعبة الماضية و كوري براند تم استثارته |
| Takımını öne geçirmek üzere olan Cory Brand... | Open Subtitles | لذا فان كوري براند كان على وشك تحقيق التقدم لفريقه |
| Tamam, hallediyorum. Cory Brand saha dışına çıkarken... | Open Subtitles | أنا سأتصرف ، أنا سأتصرف ، بما أن كوري براند .. ذهب الى مقاعد اللاعبين |
| Dediğim gibi, Bay Brand birkaç sıyrık dışında gayet iyi olduğu için çok mutlu. | Open Subtitles | كما كنت أقول ، السيد براند سعيد أن يعلن عدا عن عدد قليل من الكدمات فأنه بأحسن حال |
| Ve kardeşine duyduğu sevgiden dolayı Bay Brand burada, Okmulgee'de kalıp çocuk beyzbol takımı koçu olarak onun yerine geçmeyi teklif etti. | Open Subtitles | نظراً لحبه لأخيه فقد عرض السيد براند البقاء هنا فى أوكموجي واتخاذ مكان شقيقه كمدرب لفريق البيسبول للأطفال |
| Takdir edersiniz ki Bay Brand yorucu bir gün geçirdi. | Open Subtitles | هذا يكفي ، كما يمكنكم أن تتخيلو ، فان السيد براند كان لديه يوم حافل |
| Gabrielle Brandt. | Open Subtitles | غابرييل براند.. |
| Size söylersem Bernd amca beni döver. | Open Subtitles | إذا أخبرتك، العم (براند) سيضربني |