| Sigoratını birkaç kez denedik ama bir tutarsızlık var. | Open Subtitles | تحقّقنا من المعلومات حول تأمينك بضع مرّات وهي ليست دقيقة |
| Düğünden önce ve sonrasında da birkaç kez kaçtığınız anlattı. | Open Subtitles | إنّه المكان الذي ذهبت إليه قبل الزفاف، وبعد الزفاف بضع مرّات. |
| İyi, ben onun birkaç kez nasıl düştüğünü gördüm. | Open Subtitles | كلاّ، أقصد أنّني رأيتكِ تقعين بضع مرّات اليوم |
| Söz bağınız sayesinde başardım. Neredeyse Birkaç kere pes edecektim. | Open Subtitles | الفضل لرباط العهد الذي أعطيتنيه، فلقد كدتُ أستسلم بضع مرّات. |
| Her zaman hareket hâlindeler ama tarihte Birkaç kere toplanmak için bir yerde durdular. | Open Subtitles | هم دومًا يترحّلون. لكنّهم خلال بضع مرّات عبر التاريخ توقّفوا وتجمّعوا معًا. |
| Müvekkilerinden biri ona çarpılmış, bir kaç kere çıkma teklif etmiş. | Open Subtitles | يبدو وكأنّ أحد مُوكّليها أبدا إعجابه بها، وطلب الخروج معها بضع مرّات. |
| birkaç defa davrandın öyle. Biraz daha açıklayıcı olabilir misin? | Open Subtitles | ثمّة بضع مرّات كنتِ كذلك، هلّا كنتِ أكثر تحديدًا؟ |
| Onunla sadece Birkaç sefer karşılaşmıştım. | Open Subtitles | لقد التقيت بها بضع مرّات فقط. |
| Ailelerin günde birkaç kez yaptıkları bir şeydir. | Open Subtitles | أنت تعرف، شيء تفعله العائلة بضع مرّات في اليوم. |
| Hayır, okuldayken birkaç kez bilgisayar kullanmıştım. Kendim bakmayı denesem olur mu? | Open Subtitles | أتعرف، استخدمت حاسوباً بضع مرّات في المدرسة، أتمانع لو حاولت؟ |
| Narkotikte çalışırken birkaç kez karşılaşmıştık. | Open Subtitles | تصادفنا بضع مرّات لمّا كنتُ في قسم مكافحة المخدّرات |
| Tasarlanmış ilaç satmaktan birkaç kez tutuklanmış başarısız bir kulüp girişimcisi. | Open Subtitles | مروّج لملاهٍ فاشل واعتُقِل بضع مرّات لبيع المخدّرات المركّبة. |
| Onu birkaç kez aradım ama ulaşamadım. | Open Subtitles | حاولت الإتّصال بضع مرّات لكن، لم أستطع ذلك، |
| Sahnedeyken, birkaç kez özgür, hissettiğim anlar oldu ve bambaşka bir şeydi. | Open Subtitles | حدث لي بضع مرّات على المسرح أن شعرت فعلياً بالحرية... وكان ذلك شيئاً استثنائياً. |
| Haftada Birkaç kere beraber yemek ayda birkaç kereye dönecek. | Open Subtitles | و من ثمّ، عوضا عن تناول العشاء بضع مرّات في الأسبوع سيكون بضع مرّات في الشهر |
| Birkaç kere aradım. | Open Subtitles | اتصلت بك بضع مرّات |
| Onu gördüm,Birkaç kere. | Open Subtitles | رأيتُها، بضع مرّات. |
| Güzel olduğunu düşündüğüm için bir kaç kere çıkma teklif ettim. | Open Subtitles | ظننتُ أنّها رائعة، وطلبتُ الخروج معها بضع مرّات. |
| Her sabah hücresinde bir kaç kere.. dövüldüğü söyleniyor. | Open Subtitles | يُقال أنّه تعرّض للضرب بضع مرّات داخل السجن، تعرّض لواحدة هذا الصباح. |
| Hatta bir kaç kere daha yaparsam Daha iyi hisseder. | Open Subtitles | ستتحسّن أكثر إن كررت ذلك بضع مرّات. |
| Aslında birkaç defa kendim gitmiştim. | Open Subtitles | في الواقع, لقد ذهبت بضع مرّات بنفسي |
| Mikrofonu bir kaç kez kullandı. Biriyle konuşuyor. | Open Subtitles | واستخدم مكبر الصوت بضع مرّات إنّه يحادث أحدهم |