| Bu şekilde evde kalabileceğinizi düşünerek Daniel için Uzaklaştırma emri çıkarttınız. | Open Subtitles | إستخرجت أمراً بعدم الإقتراب على (دانيال) معتقدة أنّ بإمكانكِ البقاء في المنزل بتلك الطريقة. |
| - Ne? Madeline, 1,5 yıl önce eski kocasına karşı Uzaklaştırma emri çıkartmış. Onu ölümle tehdit etmiş. | Open Subtitles | {\pos(192,170)} إستخرجت (ماديلاين) أمر بعدم الإقتراب ضد زوجها السابق قبل عام ونصف، لقد هدد بقتلها. |
| Bana karşı Uzaklaştırma emri çıkartmışı da ondan. | Open Subtitles | -لأنّها إستخرجت أمراً بعدم الإقتراب ضدي . |
| - Tamam. yasaklama emrimiz var Bay Jakes. | Open Subtitles | -لدينا أمر بعدم الإقتراب يا سيد (جايكس ). |
| - Kısıtlama emrimiz var Bay Jakes. | Open Subtitles | -لدينا أمر بعدم الإقتراب يا سيد (جايكس ). -حسناً، حسناً . |
| - Herife karşı yasaklama emrin var. | Open Subtitles | أعني بأنك تملكين أمراً بعدم الإقتراب ضد الرجل |
| Üç eksi arkadaşınız tarafından şahsınıza karşı yasaklama emirleri var. | Open Subtitles | إنّ لديكِ أوامر بعدم الإقتراب مرفوعة من قبل ثلاثة أخلاّء سابقين. |
| Lawrence Uzaklaştırma emri falan mı çıkardı? | Open Subtitles | هل إستخرج (لورنس) أمرأً قضائياً بعدم الإقتراب أو ما شابه؟ |
| - Uzaklaştırma emri. | Open Subtitles | -هذا أمر بعدم الإقتراب . |
| Dediğim gibi Sayın Yargıç müvekkilim yasaklama emrinin haksız yere verildiğini düşünüyor. | Open Subtitles | كما ذكرت، سيدتي القاضية موكلي يشعر بأن ...الأمر بعدم الإقتراب يعد معدلاً عما شاهدته عن شخصيته |
| yasaklama emri çıkartmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أحصل على أمر بعدم الإقتراب |