| bazı hatalar, mesela, Madam Curie'nin Radyum'u bulması büyük bir bilimsel potansiyele dönüştü. | Open Subtitles | بعض الأخطاء مثل إكتشاف السيدة كيري للراديوم الذي ظهر له تطبيقات علمية عظيمة |
| - Şunu söylemeliyim ki... bazı hatalar yaptım ve biraz para harcadım. | Open Subtitles | أين الصندوق؟ ارتكبت بعض الأخطاء,و أنفقت بعض النقود |
| Bana güvenmemenizin nedenini anlıyorum. Geçmişte bazı hatalar yaptığımı biliyorum. | Open Subtitles | أستطيع تفهم سبب عدم ثقتك بي و ذلك لأني أرتكبت بعض الأخطاء بالماضي |
| Sanırım benim de yaptığım bazı hataları düzeltmemin zamanı geldi. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لتصحيح بعض الأخطاء التي ارتكبتها. |
| bazı hataları olmasına rağmen hâlâ değerliler ve sadece... | Open Subtitles | قد يكونوا إرتكبوا بعض الأخطاء لكنهم لا زالوا يستحقون الإحترام |
| Yaptığım bir kaç hata nedeniyle insanların beni yargılamasından bıktım. | Open Subtitles | يا إلهي , لقد تعبت من الناس الذين يحكمون علي بسبب بعض الأخطاء التي قمت بها |
| Tatlım bazı hatalar yaptın. Çok hata yaptın. | Open Subtitles | ـ عزيزي, لقد إرتكبت بعض الأخطاء ـ الكثير, الكثير منها |
| Evet,bazı hatalar yaptı,ama o bir canavar değil. | Open Subtitles | نعم , هو اقترف بعض الأخطاء لكنه ليس وحشاً |
| Seninle empati kurmaya çalıştığımı ve bazı hatalar yaptığımı biliyorum ama bence benim hakkımdaki fikrin üzerine gayet adil bir görüşüm var. | Open Subtitles | لقد حاولتُ بالفعل أن أتعاطف معك وأعلم أنني ارتكبتُ بعض الأخطاء ولكنني أعتقد أن لدي فكرة صحيحة إلى حد بعيد عن رأيك بي |
| 15 yaşındayken bazı hatalar yaptım. | Open Subtitles | عندما كنتُ في الـ15 من العمر، إرتكبت بعض الأخطاء. |
| Bak, bazı hatalar yaptığımı biliyorum. Bu konuda yeniyim. | Open Subtitles | أعرف أننى أقترفت بعض الأخطاء ، وأنا أعرف هذا. |
| bazı hatalar yaptım fakat seni korumaya çalışıyordum. | Open Subtitles | ارتكبت بعض الأخطاء ولكني كنت أحاول أن أحميكِ |
| Biliyorum ben burada yeni çocuğum ve mutlaka bazı hatalar yapacağım. | Open Subtitles | اعلم أنني الفتى الجديد في هذه الأرجاء وسأرتكب بعض الأخطاء |
| Sayın yargıç, bazı hatalar yaptığımı biliyorum, ve olaydan beri kariyerim hızla kötüye gitti, | Open Subtitles | حضرتك ، أنا أعلم أنني ارتكبت بعض الأخطاء و منذ أن حدثت الحادثة مهنتي قد أخذت إنعطاف ضخم |
| Açık bir mektup yazacağız. bazı hatalar yaptığımızı söyleyeceğiz. | Open Subtitles | سنقوم بنشر خطاباً مفتوحاً بأننا أقترفنا بعض الأخطاء |
| Hayatında bazı hataları oldu ve bunu kabul eden ilk kişi de o. | Open Subtitles | ،اقترف بعض الأخطاء في الحياة ،وهو أول من أعترف بهذا |
| Sadece, programcı şu anda bazı hataları düzeltmekle uğraşıyor. | Open Subtitles | المشكلة أن مطور التطبيق يعمل حاليًا على إصلاح بعض الأخطاء |
| "Çünkü eğer okuyorsan, hayatımda yaptığım bazı hataları bulmuşsun demektir." | Open Subtitles | " لأنكِ لو قرأته, يعني أنكِ اكتشفتِ بعض الأخطاء التي ارتكبتها" |
| Gençken bir kaç hata yaptım. | Open Subtitles | لقد اقترفت بعض الأخطاء عندماكنتصغيرًا... |
| Bir kaç hata yaptım, Mike... | Open Subtitles | ارتكبت بعض الأخطاء يا مايك |
| Bir kaç hata yaptım diyelim. | Open Subtitles | لنقل أنّي ارتكبت بعض الأخطاء. |