| Bir devriye, kaza yerine 500 mt mesafedeki bir depoda kamera olduğunu farketmiş. | Open Subtitles | رجل الدورية لاحظ وجود كاميرة مُراقبة بمستودع قريب حوالى ربع ميل من مسرح الأحداث. |
| Silahlarımı limanda SAMCRO üyesi tarafından korunan bir depoda buldum. | Open Subtitles | لقد عثرتُ على أسلحتي بالميناء بمستودع يحرسه عضوٌ من "سامكرو". |
| 1992'de bir depoda 21 ton kokain ele geçirilmiş. | Open Subtitles | واحد و عشرون طناً من الكوكايين بمستودع عام 1992 |
| Ama o ihtiyaten tutuklandı ve ben de oğlumu öldüren hergeleyi ararken bir depoda yaşıyorum. | Open Subtitles | ... والآن هيّ بالحجز الوقائي ... وأنا أعيش بمستودع محاولاً إكتشاف ابن العاهرة الذي قتل طفلي |
| Kavşaktan 8 km ileride, terk edilmiş bir depo. 20 dakika sonra, oğlumla birlikte burada ol. | Open Subtitles | إنّنا بمستودع مهجور على بعد 5 أميال بنهاية الطريق فكوني هناك بعد 20 دقيقة ومعك ابني |
| Para Queens'teki bir depoda bulunan bir kasada saklı. | Open Subtitles | المال بداخل خزنة بمستودع بحي (كوينز) |
| Para Queens'teki bir depoda bulunan bir kasada saklı. | Open Subtitles | المال بداخل خزنة بمستودع بحي (كوينز) |
| Ekinoks Elektronik'in gönderdiği depo envanter listesini inceledim patron. | Open Subtitles | أيها الرئيس، كنت أتحقق جيداً من قائمة الجرد بمستودع الشكرة الصناعية المتحدة. |
| Bak, depo satışında neler aldım. | Open Subtitles | أنظر كيف أبليت بمستودع البيع |