| Bütün kurbanlar yeni evli çiftlermiş ve hepsine saldırı öncesinde sakinleştirici ajanlar verilmiş. | Open Subtitles | إنها مماثلة ،كل الضحايا كانوا أزواجاً حديثين ،وجميعهم حقنوا بمهدئ قبل الهجوم |
| Mahkum sakinleştirici getireceğim. Neredeler? | Open Subtitles | أريد أن اقوم بحقنه بمهدئ أين تحتفظون بها؟ |
| - Oraya vardığı zaman, onu sakinleştirici okla vurdun, sonra üstünde etle birlikte ağaca bağladın, böylece bir ayı onu hırpalamaya geldi. | Open Subtitles | وعندما وصل، أطلقت عليه سهماً مليئاً بمهدئ الأعصاب وثمّ ربطته على شجرة، وعليه لحم لكي يأتي الدب ويأكل منه |
| - Bir seans sırasında beni vurdu. - Sadece sakinleştiriciyle. | Open Subtitles | أطلقت علي النار خلال جلسة فقط بمهدئ |
| - Bir seans sırasında beni vurdu. - Sadece sakinleştiriciyle. | Open Subtitles | أطلقت علي النار خلال جلسة فقط بمهدئ |
| - sakinleştirici ister misiniz? | Open Subtitles | أترغبين بمهدئ للأعصاب ؟ |
| Ayrıca zaten kıçına bir sakinleştirici saplamıştım. | Open Subtitles | نعم ، وأنا طعنتها بمهدئ |
| Zepeda birkaç saat önce onu bir sakinleştirici ile vurdu. | Open Subtitles | لقد أصابها (زبيدا) بمهدئ منذ عدة ساعات |
| Zepeda, sakinleştirici vurmuş. | Open Subtitles | ) لقد أصابها (زبيدا) بمهدئ |