| Uyuşturucu almamış kızların bu kadar sessiz olmasına alışkın değilim. | Open Subtitles | وانا لم اعتاد على فتيات بهذا الهدوء مالم يكونوا فى المجال الطبى |
| Pekâlâ, genelde sadece uyurken bu kadar sessiz oluyorsun. Neyin var? | Open Subtitles | حسناً أنتي لاتكوني بهذا الهدوء إلا وأنتي نائمة ماذا هناك |
| Onlardan birini böyle sakin hiç görmemiştim.. Sürekli ısırırlar. | Open Subtitles | لم أرى واحدا بهذا الهدوء هم دائما يعظون. |
| O takıma girmeseydin, bu kadar sakin kalman imkansızdı. | Open Subtitles | ان لم تكن قد التحقت بالفريق فمن المستحيل ان تكون بهذا الهدوء الأن |
| Düşmana sıvışırken böyle sessiz olacaksınız. | Open Subtitles | أتمنى أن تكونوا بهذا الهدوء عندما تتسللون من خلف العدو |
| Ona gidip sordum : "Nasıl bu kadar sakinsin?" | Open Subtitles | ذهبت إليه و قلت له: " كيف لك أن تكون بهذا الهدوء" ؟ |
| Üç çocuklu bir annenin bu kadar sessiz olması doğal değil. | Open Subtitles | ليس طبيعي لام ثلاثة اطفال ان تكون بهذا الهدوء |
| Maç izlemeden hiç bu kadar sessiz durmamıştı. | Open Subtitles | لم يكن بهذا الهدوء لمثل هذه المده بدون لعبه |
| Etraf hiç bu kadar sessiz olmamıştı. | Open Subtitles | لم يسبق ليّ رؤية الأمور بهذا الهدوء |
| Hep bu kadar sessiz misin? | Open Subtitles | هل أنت دائماً بهذا الهدوء |
| Hiç bu kadar sessiz olmamışlardı. | Open Subtitles | لن يبقوا بهذا الهدوء. |
| Seni hiç bu kadar sessiz görmemiştim. | Open Subtitles | لم أرك بهذا الهدوء |
| - Neden? - Nasıl böyle sakin olabiliyorsun? | Open Subtitles | -كيف يمكن أن تكوني بهذا الهدوء ؟ |
| - Atlatacağız. - Nasıl bu kadar sakin olabiliyorsun? | Open Subtitles | كيف تبقين بهذا الهدوء ؟ |
| Nasıl bu kadar sakin kalabiliyorsunuz? | Open Subtitles | كيف تبقى بهذا الهدوء ؟ |
| Blair'ı en son bu kadar sakin gördüğümde Serena yatılı okula gitmek için şehri terk etmişti. | Open Subtitles | آخر مرّة رأيت فيها (بلير) بهذا الهدوء المهول... كانت عندما ذهبت (سيرنا) صوب المدرسة الداخليّة |
| Uçak dışında böyle sessiz bir yere genelde rastlamam. | Open Subtitles | لا أتواجد عادةً في أماكن بهذا الهدوء عدا عن الطائرة |