|        Beş parasızdım ve bu yüzden ilk önce aklıma sigorta poliçesi geldi.        | Open Subtitles |         أنا مفلس وأول فكرة طرأت ببالى هى بوليصة التأمين        | 
|        Biz ayrıca sizin sigorta poliçesi cinayetleriyle de ilgili olduğunuzu düşünüyoruz.        | Open Subtitles |         نعتقد أيضاً بأنك مسؤول لجريمة بوليصة التأمين        | 
|        Otopsi uyuşmuyordu, ve Hendrix'in menajeri sigortadan para kazanmak umuduyla boğazında haplar ve kırmızı şarap olduğunu itiraf etti.        | Open Subtitles |         التشريح ناقض ذلك، فاعترف مديره بإقحام الحبوب والنبيذ الأحمر في حلقه على أمل أن يقبض بوليصة التأمين يا للروعة.        | 
|        Aynı şeylerin burada olmayacağını kim bilebilir ki. İsrail bizim sigorta poliçemiz.        | Open Subtitles |         من الذي يقول أنه لا يحدث هذا هنا اسرائيل هي بوليصة التأمين        | 
|        Seni hayat sigortam için mirasçım yaptım.        | Open Subtitles |         أَريدك ان تكون المستفيد من بوليصة التأمين على حياتي        | 
|        sigorta poliçesini öğrendiklerinde biraz daha fazla ilgi gösterdiklerini tahmin ediyorum.        | Open Subtitles |         اعتقد انهم ابدوا قليلا من الأهتمام عندما اكتشفوا موضوع بوليصة التأمين        | 
|        Sigorta poliçesinden haberimiz yoktu.        | Open Subtitles |         لم نعلم أي شيء بشأن بوليصة التأمين تلك        | 
|        Klinik için aldığı sigorta poliçesi indirimli 75.000 dolar.        | Open Subtitles |         بوليصة التأمين التي قامت بإستخراجها على العيادة.. لديها 75000دولاراً قابلة للخصم        | 
|        sigorta poliçesi.        | Open Subtitles |         الذي يحتاج إلى العناية به إنه بوليصة التأمين        | 
|        Aynı zamanda hepimizi uzak tutmak için mükemmel bir sigorta poliçesi.        | Open Subtitles |         و هو أيضا بوليصة التأمين المثالية ﻹبعادنا عن طريقه        | 
|        bir sigorta poliçesi gibiydi.        | Open Subtitles |         بمثابة بوليصة التأمين.        | 
|        İki minivan da aynı grup sigorta poliçesi kapsamında Bill Stearn adına kayıtlı.        | Open Subtitles |         العربتان مسجلتان باسم (بيل ستيرن) ضمن بوليصة التأمين نفسها        | 
|        Peki ya sigorta poliçesi?        | Open Subtitles |         ماذا بشأن بوليصة التأمين ؟        | 
|        Annem sigortadan yarım milyon alıyor ki bu adil, ama benim şartlarım mı var?        | Open Subtitles |         أمي تجني نصف مليون في بوليصة التأمين على حياته... ذلك عدل، لكنّي عليّ قيود ملُحقة؟        | 
|        - Şimdi, düşündük ki ödemeyi sigortadan parayı aldıktan sonrasına garanti etsek...        | Open Subtitles |         .... بعد أن نستلم مبلغ بوليصة التأمين        | 
|        İsrail bizim sigorta poliçemiz.        | Open Subtitles |         اسرائيل هي بوليصة التأمين        | 
|        Bu benim hayat sigortam.        | Open Subtitles |         على الأقل فإن بوليصة التأمين على حياتي قد دفعت كلها        | 
|        Neden sigorta poliçesini mahvetti?        | Open Subtitles |         حسنا، أنا أشك في ذلك. لماذا كان الخراب بوليصة التأمين له؟        | 
|        - Sigorta poliçesinden haberimiz var.        | Open Subtitles |         نعلم بأمر بوليصة التأمين.        | 
|        Hayat sigortası poliçesi, bir şirket poliçesi.        | Open Subtitles |         حسناً, بوليصة التأمين على الحياة في بوليصة الشركة        |