| Bayan Peregrine, kapıda bir polis var. Barla ilgili olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | سيدة (بيريغرين)، يوجدُ شُرطيٌ على عتبةالباب ويقول أنه أتى بشأن الحانة |
| BAYAN Peregrine'İN TUHAF ÇOCUKLARI | Open Subtitles | بيتُ السيِّدة (بيريغرين = صقر الشاهين) للأطفال غريبي الأطوار |
| Müdire, Bayan Peregrine çok akıllı biriymiş. | Open Subtitles | وكانتْ سيدةُ البيت (السيدة (بيريغرين= شاهين - فصيلةُ الصَّقر ذكيةٌ للغاية |
| Jake! Şuna bir bak! Bu bir Peregrine doğanı. | Open Subtitles | أُنظر إلى هذا يا (جيك) إنَه صقر (بيريغرين = شاهين) |
| Bayan Peregrine tahmin etmişti ve o hep haklıdır. | Open Subtitles | لقد خمَّنت السيدة (بيريغرين) ودائماً ما يكون تخمينها صحيحاً |
| Hepimizin 8 yaşında olmadığı gerçeğini Bayan Peregrine bir türlü anlayamamışa benziyor. | Open Subtitles | يبدو أنّ حقيقة أننا لسنا جميعاً في سنّ الثامنة قد استعصَت على السيدة (بيريغرين) |
| "Sevgili Peregrine; Sizi telaşlandırmak istemem... | Open Subtitles | عزيزتي السيدة (بيريغرين) لا أرغبُ في أنْ أُصيبك بالذُعر |
| Bayan Peregrine, eğer büyükbabam tehlikeli insanlara bulaştıysa polise söylemem gerek. | Open Subtitles | سيدة (بيريغرين)، إن كان جدِّي قد تورَّط مع أُناس خطرين؛ فلابُد أن أُبلغ الشرطة |
| Bayan Peregrine'in seni korkutmamak için bana ve küçük dostlarına koyduğu kurallar yüzünden hiç kimse sana bir şey anlatmıyor mu? | Open Subtitles | ما بين السيدة (بيريغرين)ت وبين مَن في المنزل لا يبدو أنَّ أحداً يُخبرك بشئ |
| Gerçekten öyleyse Bayan Peregrine'e söylemelisin. | Open Subtitles | إنْ كنتَ قد رأيته حقاً فعليك أن تخبر السيدة (بيريغرين) |
| Ama Bayan Peregrine bunu aceleyle yapmak zorunda kaldı. Neden? | Open Subtitles | ولكنَّ السيدة (بيريغرين) تعيَّن عليها أن تصنع هذه الحلقة في عجلة مِن أمرها |
| Bayan Peregrine! Çabuk gelin! Bayan Avocet uyandı. | Open Subtitles | تعالي بسرعةِ يا سيدة (بيريغرين) فإنّ السيدة (آفوسيت قد استيقظت) |
| Bayan Peregrine! Yeni döngümü buldular. | Open Subtitles | يا للمُصيبة يا سيدة (بيريغرين) لقد وجدوا حلقتي الجديدة |
| Ağlama, Bayan Peregrine sana başka bir yerde güzel bir ev bulur. | Open Subtitles | لا تبكِ، فالسيدةُ (بيريغرين) ستجدُ بيتاً جديداً جميلاً في مكان آخر |
| Bayan Peregrine'in adresini ondan almayı umuyordum ama ne yazık ki, yol arkadaşım ben bunu yapmadan önce onun işini görmüş. | Open Subtitles | كنتُ آملُ في معرفة عنوان السيدة (بيريغرين) منه، ولكن للأسف رفيقي في السفر وصل إليه قبلي |
| Bayan Peregrine, sonunda sizinle tanışmak ne büyük bir zevk. Girebilir miyiz? | Open Subtitles | سيدة (بيريغرين)، إنّه لشرفٌ لي أن أقابلك أخيراً |
| - Bayan Peregrine... - Size susmanızı söylediğimi sanıyordum! | Open Subtitles | سيدة (بيريغرين)- ظننتُ أنني أخبرتُك أن تهدأ- |
| Şimdi, Bayan Peregrine silahını nerede saklıyor? İçeride. Gidelim. | Open Subtitles | والآن، أين تحتفظ السيدة (بيريغرين) بسلاحها؟ |
| Şu anda çok uzun konuşamam, sadece Bayan Peregrine'e hava üssünde bulunduğumu ve iyi olduğumu söyle. | Open Subtitles | لا يُمكنني أن أتحدث لوقت طويل ولذا، أخبر السيدة (بيريغرين) أنني في القاعدة الجوية وانني بخير |
| Gölge dostunuzu öldürdük, Bay Barron ve şimdi de Bayan Peregrine için geliyoruz. | Open Subtitles | لقد قَتَلنا صديقك (الشبح) يا سيد (بارون) وقد أتينا لنُنقذ السيدة (بيريغرين) |