| Sakın fazla şeker yemeyin, yoksa karnınız ağrır. | Open Subtitles | لا تأكلوا كثيرا هذه الليلة أو ستكونوا مرضى في أسرتكم |
| Ama inanın bana.. ve sakın, ama sakın sakın sakın, sakın ama sakın, onları yemeyin. | Open Subtitles | ولكن صدقوني ، لا لا لا لا لا لا لا لا لا تأكلوا هناك |
| Dışarıda satılan balık keklerinden de yemediniz hiç, değil mi? | Open Subtitles | انتم لم تأكلوا كعكه سمك من كشك طعام ايضا اليس كذلك؟ |
| Yiyebildiğiniz kadar sosisli yemeniz sizin için çok önemli. | Open Subtitles | حسناً, من المهم جداً بأن تحاولوا جميعاً أن تأكلوا العديد من النقانق بقدر ما تستطيعون |
| 100'de etrafını çeviriyorlar, onlara "Bunu nasıl yiyorsunuz?" diyorum. | Open Subtitles | إنهم ينهون مائة شطيرة، و أسألهم أنا: "كيف يمكنك أن تأكلوا هذا؟" |
| Siz çocuklar bol bol yiyin. | Open Subtitles | انتم ايها الرجال يجب ان تأكلوا كثيرا |
| Milo'nun yemeklerini yemeyin siz de. | Open Subtitles | ليس مثلك وهؤلاء أخبرتهم الا تأكلوا طعام ميلو |
| Milo'nun yemeklerini yemeyin siz de. | Open Subtitles | ليس مثلك وهؤلاء أخبرتهم الا تأكلوا طعام ميلو |
| O halde hiçbirşey yemeyin. | Open Subtitles | إذن لا تأكلوا أي شيء، فقط لا تأكلوا أي شيء |
| Bu arada, bunları sakın araba sürerken yada ağır iş makinesi kullanırken yemeyin. | Open Subtitles | لمعلوماتكم, لا تأكلوا هذا إذا كنتم ستقودون أو ستشغلون آلة ثقيلة |
| Ekmeğinizi paylaşın ama aynı somundan yemeyin. | Open Subtitles | أعطوا أحدكم الآخر خبزكم و لكن لا تأكلوا من الرغيف نفسه |
| Ama dün geceden beri bir şey yemediniz. | Open Subtitles | بربكم , لم تأكلوا شيئ منذ الليله الماضيه |
| - Ama bir şey yemediniz. - Hayır. Bu gece olmaz. | Open Subtitles | ـ ألن تأكلوا شيئاً ـ لا ، لَيسَ اللّيلة |
| Hepiniz farklı ailelerdensiniz, ve birlikte yemediniz... | Open Subtitles | أنتم كلكم من عوائل مختلفة ولم تأكلوا مع بعض... |
| Hiç çocuğum olmadı ama bir şeyler yemeniz gerek. | Open Subtitles | لم احظى بالاطفال قط , ولكن عليكم ان تأكلوا |
| 100'de etrafını çeviriyorlar, onlara "Bunu nasıl yiyorsunuz?" diyorum. | Open Subtitles | إنهم ينهون مائة شطيرة، و أسألهم أنا: "كيف يمكنك أن تأكلوا هذا؟" |
| Siz sıcak sıcak yiyin yemeğinizi. | Open Subtitles | أُفضّل أن تأكلوا الطعام ساخناً. |
| Sebzelerinizi yemeyecek misiniz? | Open Subtitles | ألن تأكلوا الخضروات؟ |
| Pek yememişsiniz. Beğendiğiniz bir şey olmadı mı? | Open Subtitles | لم تأكلوا الكثير، هل راقكم أي شيء؟ |
| Burada krallar, kraliçeler gibi yemek yiyecektiniz. | Open Subtitles | انتم تأكلوا مثل الملوك هنا. |
| O yüzden millet, ne yaparsanız yapın tüm yemeğinizi bitirmeyin. | Open Subtitles | إذًا أيها الجميع، أيًا كان تفعلونه، لا تأكلوا حصصهم. |
| Muhtemelen o kadar çok yiyeceksiniz ki ertesi günü de tatil ilan edeceğiz. | Open Subtitles | وكاحتمال أن تأكلوا كثيرا فلا تكونون أصحاء اليوم التالي فسنجعل ذلك عطلة أيضا |
| Bulutları şekerden yapılmış ve beleş taco yiyebilirsiniz, hiç dövme yaptırmasanız bile, ki yaptırmamalısınız. | Open Subtitles | و السحب مصنوعة من الحلوى وتستطيعون ان تأكلوا تاكوز مجاني حتى لو لم تحصلوا على وشم , وهو ما يجب الا تفعلوا |