| - Burada, siyahi halkla. - Hayır. Sakın buna başlama. | Open Subtitles | ـ هنا مع الرفقاء السود ـ لا تبدأي في ذلك |
| Şimdi buna başlama, Patrizia. | Open Subtitles | لا تبدأي بهذا باتريزيا أنا أفضل أن أكون فاسد |
| Yine o oyundan bahsetmeye başlama. Aramıza o oyun girdi zaten. | Open Subtitles | .لا تبدأي بالحديث عن المسرحية .أنه الشيء الذي حال بيننا |
| Okul kayıtların büyük ihtimalle postada kaybolduğuna göre en alttan başlamak zorundasın. | Open Subtitles | بما أن كشف درجاتك بالتأكيد ضاع بالبريد يجب أن تبدأي من البداية |
| Şu peynirin birazını alıp... bisküvilerin üzerlerine daire şeklinde sıkmaya başlayabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تبدأي بأخذ بعض مسحوق الجبن هذا ورشه في دائرة فوق هذه الرقائق |
| Sen onun için çalışmaya başlamadan önce işlenmemiş bir elmastı. | Open Subtitles | كان مجرد ماسة غير مصقولة قبل أن تبدأي العمل لديه |
| Bak, benim işe gitmem gerekiyor, ve sende yeni bir daire için bakınmaya başlamalısın. | Open Subtitles | اسمعي، يجب أن أذهب للعمل .. ويجب أن تبدأي بالبحث عن شقّة جديدة |
| Yeni hayatını düşünmeye başlamanı istiyorum. | Open Subtitles | أنا أريدك أن تبدأي في النظر إلى الأمام إلى الحياة الجديدة |
| Maria Braun, garip davranmaya başlama şimdi! | Open Subtitles | ماريا براون لا تبدأي بالتصرف بغرابة الآن |
| Tekrar başlama. Burada kalmamızı sen istedin. | Open Subtitles | لا تبدأي يا أمي أنت الوحيدة التي أرادتنا هنا |
| Tekrar başlama yine, Tabii konuşmanın sonu sekse gitmeyecekse. | Open Subtitles | لا تبدأي بذلك حتى إلا لو أردي أن تخدعيني بالجنس |
| - başlama. - Solduğunu görmüyor musun? | Open Subtitles | ــ دوريس، لا تبدأي ــ ألا ترين بأنه يبهت؟ |
| Ağlamaya başlama. Ona bacaklarını açmadan önce düşünseydin bunları. | Open Subtitles | لا تبدأي بالنحيب كان يجب أن تفكري في هذا |
| Ben senin lafı nereye getirmek istediğini çok iyi biliyorum anne. başlama yine. | Open Subtitles | أعلم ما تحاولين قوله، لا تبدأي بذلك مجدداً. |
| Bütün bunları yapacak kişi olduğumu düşünmüyorum senin markanla başlamak. | Open Subtitles | وبصراحة، لا أعتقد أنني الشخص الذييمكنكِ.. أن تبدأي به شركتكِ |
| - Bunu nasıl yaparım? - Gülümsemekle başlayabilirsin. | Open Subtitles | كيف أفعل هذا من الممكن أن تبدأي بابتسامة |
| Yabancılarla çocuk yapmaya başlamadan önce ilk olarak davayı çözelim. | Open Subtitles | لنحل هذه القضية أولا قبل أن تبدأي بإنجاب أطفال لغرباء. |
| Ama bazen, önde olmak istiyorsan arka kapıdan başlamalısın. | Open Subtitles | لكن أحيانا يجب أن تبدأي من الباب الخلفي إذا كنت تريدين أن تدخلي المقدمة |
| Yeni davaları incelemeye başlamanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ أن تبدأي البحث عن قضايا جديدة ممتاز |
| - Bunu yaptığına inanamıyorum. - İnanmaya başlasan iyi olur belki de. | Open Subtitles | لا أصدق أنك فعلت ذلك ربما عليك أن تبدأي بالاعتياد على هذه الفكرة |
| Çocuk gibi davranmak yerine yetişkin gibi davranmaya başlaman gerekiyor. | Open Subtitles | يجب عليك ان تبدأي بالتصرف كبالغة بدل ان تتصرفي كطفلة |
| Bir şeyler başarmak istiyorsan şimdiden yaşlılık günlerin için bir şeyler yapmaya başla. | Open Subtitles | ان أردتِ تحقيق أشياء فمن الأفضل أن تبدأي بالتخطيط بما يتناسب عمركِ الكبير |
| Eğer bunu daha fazla ciddiye almaya başlamazsan bir sonraki kariyer gününde de burada yalnız oturuyor olacaksın. | Open Subtitles | إذا لم تبدأي بأخذ هذا بجدية أكثر ستجلسين هنا وحيدة العام القادم في يوم المهنة |
| Pekiala, neden, ne aradığımızı söyleyerek işe başlamıyorsun. | Open Subtitles | حسنا، لما لا تبدأي بإخبارنا ما الذي نبحث عنه |
| Anlat bana Louise, ne zaman burada çalışmaya başladın? | Open Subtitles | أخبريني لويز أين عملتِ قبل أن تبدأي العمل هنا. |
| Bir dakika içerisinde bitiremeyeceksen bir şeyler başlatma. | Open Subtitles | مهلاً، لا تبدأي أي شيء لا يمكنك إنهائه في دقيقة. |
| Biliyorsun, kaputta başlarsan bunu yapmış sayılmazsın. | Open Subtitles | عمليا لا تُحسَب المرة التي تبدأي فيها في الأعلى |
| Eğer bu konunun üstünde durursak, ve bunu çözebilirsek, sonunda iyileşmeye başlarsın. | Open Subtitles | حسناً، أظنُ أننا لو عملنا على الأمر و إن عرفناه سيُمكنكِ أخيراً أن تبدأي بالشفاء |