| Ve sen de onu yüreklendiriyora benziyorsun. | Open Subtitles | وإلقاء الألقاب وأنت تبدو أنك تشجع على ذلك |
| Donuna sıçıp o donu banka soygununda maske diye kullanan heriflere benziyorsun. | Open Subtitles | تبدو أنك شخص تغوّطت على سروالك... ومن ثم استخدمه كقناعٍ لسرقة المصرف |
| 12 yaşındaki bir çocuğun duygusal olgunluğuna sahip gibisin. | Open Subtitles | تبدو أنك تملك نسق عاطفي لطفل بعمر الإثنا عشر |
| Zenci derisi yüzmek ister gibisin. | Open Subtitles | . أنت تبدو أنك تريد سلخ رأس زنجي |
| Ve elbette kadınlar, ama sen... bunu da düşünüyor gibi görünmüyorsun. | Open Subtitles | والنساء أيضاً لكنك لا تبدو أنك تعطي اهتماماً لهذه الأفكار أيضاً |
| Şu anda bu işleri bırakabilecek gibi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لا تبدو أنك ستتمكّن من الانتهاء من هذا الموضوع الآن |
| Biliyor gibiydin..bilmiyor muydun ? | Open Subtitles | كنت تبدو أنك تعرف لم تكن تعرف؟ لا |
| Biraz iyi gibisiniz. Yaranız neredeyse iyileşmiş gibi. | Open Subtitles | تبدو أنك قد تحسنت و جراحك تبدو وكأنها شفيت |
| Her zaman en çok eğlenen... konuk gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | كيف بامكانك أن تلومني؟ تبدو أنك دائماً أكثر شخص يسّلي الضيوف |
| İyi yürekli bir adama benziyorsun. | Open Subtitles | تبدو أنك رجل لطيف بما فيه الكفاية |
| Yüreği temiz birine benziyorsun. | Open Subtitles | تبدو أنك تملك قلباً طيباً أتعرف ؟ |
| Sen pahalı zevkleri olan bir adama benziyorsun. | Open Subtitles | تبدو أنك مثل رجل مع الذوق مكلف |
| Harika birine benziyorsun. | Open Subtitles | حسنا ..تبدو أنك رجل رائع |
| Pek iyi görünmüyorsun. Yaralanmış gibisin. | Open Subtitles | لا تبدو أنك بخير تبدو كأنك تأذيت |
| Aslında zeki bir adama göre yediğin şeylerin elinden geçtiği insanları kızdırmaman gerektiği konseptini anlamakta epey zorlanıyor gibisin. | Open Subtitles | لرجل ذكي :تبدو أنك تواجه وقتاً صعباً بفهم مبدأ "لا تغضب من يعدوا لك الطعام" |
| Yine de herhangi türden bir kızı ayarlayacak gibi görünmüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | وأنت لا تبدو أنك تحصلت على فتاة بعد أو أيَ نوع أتستطيع ؟ |
| Zevk alıyormuş gibi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لا تبدو أنك تستمتع بهذا |
| Onu tanıyor gibiydin. | Open Subtitles | تبدو أنك تعرفها |
| Böldüğüm için kusura bakmayın ama sanki kaderi aldatmak istiyor gibisiniz ve bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | أسف على المقاطعة لكنك تبدو أنك تحاول أن تخدع القدر. ولا أعتقد أن هذا جائز الحدوث |
| Hazır konusu açılmışken, bütün gece ayakta durmuş gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | بالمناسبة، تبدو أنك لم تنم طوال الليل |