| Kısa saçla da, uzun saçla da güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | إنكِ تبدين جميلةً بقصةِ شعرٍ طويلة أو قصيرة |
| - Çok güzel görünüyorsun. - Biliyorum, teşekkürler. | Open Subtitles | تبدين جميلةً جداً ـ أعلم ذلك |
| Vay canına, çok güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | حسناً, انظري إلى نفسك, تبدين جميلةً بحق |
| Bu arada, çok hoş görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً على أيةِ حال وهذا كلُّ ما سأقوله |
| Korktuğun zaman hoş görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً عندما تخفين الناس |
| Uzun zaman oldu, harika görünüyorsun. | Open Subtitles | مضى وقت طويل , تبدين جميلةً للغاية |
| Gerçekten harika görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً حقًّا. |
| - Geldiğiniz için teşekkürler. - Janet, Çok güzelsin. | Open Subtitles | شكراً لك على حضورك - جانيــت ، تبدين جميلةً للغاية - |
| Aman Tanrım, çok güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | يا إلهي. يا إلهي ... أنتِ تبدين جميلةً لِلغاية |
| - Çok güzel görünüyorsun. - Biliyorum, teşekkürler. | Open Subtitles | تبدين جميلةً جداً ـ أعلم ذلك |
| Her zamanki gibi güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً كالعادة |
| Çok güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً جداً |
| Çok güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | أنت تبدين جميلةً للغاية |
| Sen de gerçekten güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً فعلاً أيضاً. |
| Çok güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً الليلة |
| Korktuğun zaman hoş görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً عندما تخفين الناس |
| Bu resimde çok hoş görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً جدّاً في هذه الصورة |
| Bak ben buraya şef Nicholas'la flirt etmeye geliyorum, içeri girdiğimde "Caroline, harika görünüyorsun." demene ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنظري، سأدخل لهناك، لأغازل الطّباخ (نيكولاس) ''ولمّا أدخل، أودّك ان تقولين ''كارولين تبدين جميلةً |
| harika görünüyorsun bu gece. | Open Subtitles | - تبدين جميلةً الليلة. |
| harika görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جميلةً |
| Bizce Çok güzelsin. | Open Subtitles | نحنُ نعتقدُ بأنَّكـِ تبدين جميلةً جداً |