| Seni serbest bıraktıkları akşam,bir şeylerin yanlış olduğunu hissettin .. ama ne olduğuna emin olamadın,ama hissettin. | Open Subtitles | كنتَ تعرف أنّ هناكَ شيئا ما خاطىء ليلة تحريرك لم تعرف ما هو ، ولكنّك شعرت به |
| Portalı kapatacağım böylece hiçbir insan asla fiziksel dünyadan ruhlar dünyasına girip seni serbest bırakamayacak. | Open Subtitles | و سأغلق البوابة حتى لا يتمكن أي بشري من الدخول جسديا الى عالم الأرواح و تحريرك |
| Ve hiçbir insan fiziksel olarak ruhlar dünyasına girip ve seni serbest bırakamasın diye portalı kapatıyorum. | Open Subtitles | و سأغلق البوابة حتى لا يتمكن أي بشري من الدخول جسديا الى عالم الأرواح و تحريرك |
| Seni babandan kurtarabilirim. | Open Subtitles | والأهم أنه يمكنني تحريرك من والدك. |
| Sadakatinden azat edildin. | Open Subtitles | لقد تم تحريرك من إخلاصك و عهدك |
| Bu sadece bir kabuk ve ben seni o hapishaneden kurtarmak istiyorum. | Open Subtitles | . حسناً, إنها مُجرد قشرة . و أُريد تحريرك منها |
| - Bana seni yalnızlığın hüküm sürdüğü dünyandan kurtardığım için teşekkür etmelisin. | Open Subtitles | -عليك أن تشكرني ، على تحريرك من عالم العزلة والوحدة الذي تعيش به. |
| Eğer bana işe yarar bir şeyler söylersen serbest bırakmayı düşünebilirim. | Open Subtitles | إذا أعطيتني شيئا مفيدا سأفكّر مليا في تحريرك |
| Peki,seni serbest bırakamayacaksam benden ne istiyorsun? | Open Subtitles | حسنا. اذا لم يكن بامكاني تحريرك |
| Eğer seni serbest bırakamayacaksam, | Open Subtitles | حسنا. اذا لم يكن بامكاني تحريرك |
| Seni serbest bıraktığımda sakın beni yeme! | Open Subtitles | سأساعدك ولكن لا تأكلني بعد تحريرك |
| Geri kalan günlerimi sizi serbest bıraktığıma pişman olarak geçireceğim. | Open Subtitles | سأندم على تحريرك لبقية أيام حياتي |
| Crate'den serbest bırakılmanı sağlayan kişi benim. | Open Subtitles | أنا المسؤولة عن تحريرك من الحبس |
| Seni o gecenin acısından kurtarabilirim. | Open Subtitles | يمكنني تحريرك من ألم تلك الليلة |
| Ama istersen seni onlardan kurtarabilirim. | Open Subtitles | ولكن أستطيع تحريرك منها. |
| Ama seni onlardan kurtarabilirim. | Open Subtitles | ولكن أستطيع تحريرك منها. |
| - Belki ama elinde azat belgesi olmayacak. | Open Subtitles | ربما لكن ليس لديك وثائق تحريرك |
| Öyleyse seni yemininden azat etmeyi reddediyorum. | Open Subtitles | اذن انا ارفض تحريرك من عهودك |
| Bunu seni ailenden kurtarmak için yaptık, ve başardık da. | Open Subtitles | لقد وصلنا إلى تحريرك من عائلتك وهذا ما فعلناه |
| Seni kurtarmak için şahitlerin yardımını istedim. | Open Subtitles | قمت بحث الشاهدة على مساعدتي من أجل تحريرك |
| Angarya işlerden seni kurtardığım için. | Open Subtitles | على تحريرك مِن الأعمال الرتيبة |
| Seni kurtardığım için teşekkür etmedin. | Open Subtitles | لم تشكريني على تحريرك. |
| Seni özgür bırakmaya karar verene kadar. | Open Subtitles | حتى أُقرر تحريرك |