| Üstüne çalıştığımız bazı şeylerle bu olağanüstü uçuş tecrübesini daha fazla seyirciye, yani etkinlikler ve şovlar dışına çıkartmayı hedefliyoruz. | TED | عاكفون على بعض الأمور والتي تسعى لجلب خبرة تحليق غير مألوفة لجمهور أكثر اتساعا، وراء المناسبات والعروض التي نقوم بها. | 
| Uçup, konabilenler tamam, çünkü doğal olarak hiç eğitimli, iyi uçuş niteliği olan pilot yoktu. | TED | المرة الوحيدة التي حلقت بها طائرة و حطت بشكل تام و ذلك مع عدم وجود طيارين مؤهلين حصلنا على جودة تحليق جيد وفق التعريف. | 
| Biz yörüngede alçaktan uçuş yaparken, sizi bırakacak gemi sizi ve tayfanızı gezegen tarafına götürecek. | Open Subtitles | حيث سنقوم بعمل تحليق مداري سفن الإلقاء ستأخذك و طاقمك لجانب الكوكب | 
| "Kuşlar uçuşuyor..." | Open Subtitles | "... و تحليق الطيور " | 
| kuşlar uçuşuyor." | Open Subtitles | و تحليق الطيور | 
| Bir çeşit test uçuşu, bunun gibi. | Open Subtitles | نوع من تحليق الاختبار, مثل ذلك. | 
| Ama standart uçuş yollarına çok yakınız. | Open Subtitles | لكننا قريبون جداً من مسارات تحليق معيارية | 
| Kuzey Kaliforniya'nın Shasta Cascade bölgesi üzerinde uçuş yapan özel bir uçak vardı. | Open Subtitles | كان هناك تحليق لطائرةِ خاصة إنتهى "منطقة "شلال شاستا في شمال كاليفورنيا | 
| Merkez, 6775 size uçuş seviyesi 4-0-0'dan sesleniyor. | Open Subtitles | معك مركز 6775 عند مستوى تحليق 0-0-4. | 
| Lara, Ochoa'nın filosundan 57 uçağın uçuş izinlerini iptal ettirdi. | Open Subtitles | رفض (لارا) تحليق 75 طائرة تابعة لـ الأخوة (أوتشوا) | 
| - Bu gizli bir ejderha uçuş birliği. | Open Subtitles | - انها سرية تحليق التنانين | 
| kuşlar uçuşuyor." | Open Subtitles | و تحليق الطيور | 
| "Kuşlar uçuşuyor..." | Open Subtitles | "... و تحليق الطيور " | 
| Kuğu uçuşu. | Open Subtitles | تحليق البجعة | 
| - Kuğu uçuşu. | Open Subtitles | - تحليق البجعة |