| Komando olmak için her şeyden vazgeçtim, ve sen bunu benden alın her şeyi aldın, şerefsiz! | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن كل شيء لأنضم للقوات الخاصة و أنتَ سلبتني ذلك سلبتَ كل شيء لقد سلبتني كل شيء أيها الأخرق |
| Onunla tanistigim gün özgürlügümden vazgeçtim. | Open Subtitles | تخليتُ عن حريتي باليوم الذي التقيتك فيه |
| Onu arama hakkımdan da vazgeçtim. | Open Subtitles | و أيضاً تخليتُ عن حق البحث عنه |
| - Doktor, ben takımımı terk ettim. - O zaman gidip onları bulalım. | Open Subtitles | دكتور، لقد تخليتُ عن فريقي - لنذهب لاحضارهم اذا - |
| O zamanlar Lois'le beraber olmak için milyon dolardan vazgeçmiştim. | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن مليون دولار لأكون مع لويس |
| Henry'den yıllar önce ümidimi kesmiştim. | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن (هنري) منذ سنوات |
| Kariyerimden vazgeçtim. Ona kariyer mi diyorsun? | Open Subtitles | . تخليتُ عن عملي - أن كان هذا ما تفكرين فيه ؟ |
| Hayır ondan çoktan vazgeçtim. | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن ذلك ،تشارلز) يعرف ذلك مسبقاً) |
| Sonra da bu fikirden vazgeçtim. | Open Subtitles | لذا، تخليتُ عن هذه الفكرة. |
| Çok uzun zaman önce vazgeçtim. | Open Subtitles | تخليتُ عن ذلك منذ وقتٍ طويل |
| Sana yardım edebilmek için her şeyden vazgeçtim. | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن كل شئ لمساعدتك |
| Ben de vazgeçtim. | Open Subtitles | تخليتُ عن ذلك. |
| Yani, Anthony'yi terk ettim, sevdiğim tek adamı. | Open Subtitles | أعني، لقد تخليتُ عن (أنتوني) الرجل الوحيد الذي أحببته |
| Onunla birlikte olmak için hayatımdan vazgeçmiştim. | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن حياتي لأكون معه |
| Henry'den yıllar önce ümidimi kesmiştim. | Open Subtitles | لقد تخليتُ عن (هنري) منذ سنوات |